Türkiye, 18-25 Ekim tarihleri arasında spor tarihinde unutulmaz bir sayfaya imza atmaya hazırlanıyor. Mersin, bu yıl ilk kez düzenlenecek olan Dünya Bedensel Engelliler Plaj Oyunları'na ev sahipliği yapacak.

Oyunlar, engelli bireylerin spora katılımını güçlendirmeyi, farklı branşlarda kapsayıcılığı artırmayı ve sporun doğayla iç içe yaşanabileceğini göstermeyi hedefliyor. Ve en önemlisi, organizasyonun öne çıkan iki branşı, tarihe geçecek ilkleriyle dikkat çekiyor.

AÇIK HAVADA DÜNYA KUPASI

Mersin'deki oyunlarda, para halter müsabakaları ilk kez açık havada yapılacak. Böylece sporcular, uluslararası takvimde bir 'ilk açık hava Dünya Kupası' deneyimini yaşayacak. Geleneksel olarak salonlarda gerçekleştirilen para halter, bu defa Akdeniz'in eşsiz atmosferinde sporseverlerle buluşacak. Bu yenilik, hem sporcular için farklı bir motivasyon hem de seyirciler için unutulmaz bir deneyim olacak. Tribünlerden değil, sahilin enerjisinden beslenen bir Dünya Kupası, Mersin sayesinde paralimpik tarihe yazılacak.

5 KITADAN GELECEK SPORCULARLA PARA PLAJ VOLEYBOLU DÜNYA ŞAMPİYONASI

Oyunların en dikkat çekici bölümlerinden biri, para plaj voleybolunun Dünya Şampiyonası statüsünde düzenlenecek olması ve 5 kıtadan gelecek takımları ağırlayacak olmasıyla ayrı bir anlam taşıyor. Bu dev organizasyon, paralimpik sporların küresel ölçekte geldiği noktayı gösterirken Türkiye'nin ev sahipliği gücünü de bir kez daha ortaya koyacak. Mersin'de sahne alacak para plaj voleybolu, dünyanın dört bir yanından gelecek sporcuları Akdeniz'in eşsiz atmosferinde buluşturacak. Sahilde kurulacak özel alanlarda gerçekleşecek karşılaşmalar, yalnızca kıyasıya rekabeti değil; aynı zamanda dostluğu, kültürel etkileşimi ve sporun birleştirici gücünü öne çıkaracak. Türkiye'nin bu branşa ev sahipliği yapması, gelecekte para plaj voleybolunun, paralimpik oyunlar programına dahil edilmesi yolunda da güçlü bir adım niteliği taşıyor. Mersin, bu tarihi şampiyona ile hem sporcuların hem de izleyicilerin hafızasında kalacak unutulmaz anlara ev sahipliği yapacak. Mersin, bu organizasyonla birlikte yalnızca bir ev sahibi şehir değil, aynı zamanda 'ilklerin adresi' olarak tarihe geçecek.