Kaçan pek çok fırsatı yeniden yakalamak mümkün.
Peki ya kaçan zamanı ve özellikle de öğrencilik yıllarını yeniden yaşamak mümkün mü
Kesinlikle hayır.
İşte bu yüzden yaşadığımız zamanın her saatini, harcadığımız kaynakların her kuruşunu en verimli şekilde değerlendirmeliyiz
Neden mi
Harcanan her saat gibi harcanan her kuruş da geleceğe yönelik olarak yaptığımız en önemli yatırım da ondan.
Bu yüzden zaman da, para da en doğru şekilde kullanılmalıdır. Bu konuda okullarda eğitim verilmelidir.
Tasarruf tedbirleri çerçevesinde israfa hayır kampanyaları başlatıldı. Çok da iyi oldu.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıPeki, en büyük israf hangi alanda Eğitim, zaman ve eğitilmiş insan gücünde dersek hiç de abartılı olmaz.
En kolay çocuklarımızı ve geleceğimizi harcıyoruz Hem devlet olarak hem de Millet olarak bütçeden en büyük payı eğitime ayırıyoruz.
Onca fedakârlığa rağmen memnun olan ise yok gibi.
Bir yanda kaynaklarımız yetersiz diye sızlanıyoruz, öte yanda en büyük savurganlık eğitimde.
İnsan gücü planlaması yok gibi.
Hemen her yıl on binlerce gencimize istihdam yaratacak kaynakları, sınav süreçleri için harcıyoruz ama ne eğitim kalitesine ne ülkeye ne de gençlere zerre kadar yararı olmuyor.
Üstelik zamanlarını, hayallerini, morallerini, çocukluklarını, gençliklerini çalıyoruz.
Bir yandan ciddi anlamda kalifiye eleman sıkıntısı yaşıyoruz, öte yandan yüz binlerce hatta milyonlarca istihdam fazlası mezunu olan fakültelere her yıl artan bir şekilde hâlâ öğrenci alıyoruz.
Hemen her konudaki israf, tasarruf tedbirleriyle bir şekilde geri getirilebilir ama giden zaman ve yaşanılmamış gençliği, çocukluğu asla geri getiremezsiniz.
İsraf ve tasarruf eğitimle kazandırılacak bir davranışken, tam tersine bir süreç işletiyoruz. Kazanımlar sağlaması gereken eğitimi, israfa dönüştürüyoruz.
Daha yüzlercesi açılması gereken meslek liselerini kapatıyor, öğrenci bulamayan okulların sayısını sürekli artırıyoruz.
İhtiyaç duyulan yerlerde öğrenciler barınacak yurt bulamazken, en ücra köşelere ihtiyacın çok üzerinde kapasiteye sahip yurtlar yapıp boş tutuyoruz...
strong class'read-more-detail'Haberin Devamıİsrafı ve tasarrufu okulda ve ailede öğretemez ve bir davranış biçimi haline getiremezsek, sonrasında bunu nasıl başarırız..
İlkokuldan aklımızda kalan en önemli atasözlerinden ilki "Ayağını yorganına göre uzat", bir diğeri ise "Yerli malı yurdun malı, herkesi onu kullanmalı"ydı ve adeta yaşam biçimi haline getirilmişti.
Şimdilerde böylesi söylemler de yok atasözlerine kulak veren de Eğitimde sürekli yeni adayışlar içerisine girmektense fabrika ayarlarına dönmek, sanki en doğru olanı. Hem de hiç zaman kaybetmeden.
Neden mi
Denendi ve başarıyoruz da o yüzden
Neden seyirci kalıyoruz
Sınav odaklı eğitimde doping yapmayan yok gibi.
Kimi özel ders alıyor, kimi dershaneye gidiyor, kimi de okulların, belediyelerin ve sivil toplum örgütlerinin açtığı kurslarda takviye eğitim alıyor.
Öğrencilere sürekli bilgi yüklüyoruz ama ne işe yaradığını ya da yarayacağını hiçbir şekilde sorgulamıyoruz.
Sınavlarda soru sorulmayan dersler ve o derslerde öğrenilen bilgiler zaten ciddiye alınmıyor.