Kilis'te rütbeli Mehmetler, harekât merkezinin duvarına: "Bu takım bu maçı alır!" yazmışlar. Bence de alır. Yeter ki kulüp karışmasın, taraftar susmasın!.. Ben buna "Cumhur İttifakı" olarak tescillenen sivil iradeyi de katarak diyorum ki: Bu "ittifak" da bu maçı alır. Aslında iki sonuç biraz da birbirine bağlıdır. İki siyasi parti, 2019 için şimdi
Kişilerin ideolojik bakış açıları ve bilgi birikimleri, Suriye'ye bakarken gördüklerini birbirinden farklı kılmaktadır. Ayrıca bu savaş hepimize, saplantıyla hakkaniyet arasında bir noktada durma fırsatı da vermiştir. Buna bir tür "sınav" da diyebiliriz. Suriye, Nasıl Tek Parça Kalabilir Araplar, Türkmenler, Kürtler, ayrıca Sünniler ve Aleviler,
Biz de Suriye'den dönmemeliyiz!.. Suriye'den Türkiye'ye sığınan mülteciler kimler Esad'ın havadan bombaladığı Hama'lı Halep'li İdlib'li, PYD'nin yerden kovaladığı, Deyr-i Zor'lu, Haseke'li, Tel Abyad'lı, Rakka'lı Sünni Araplar ve Türkmenler... Peki siz hiç Türkiye sokaklarında "Esad'a dua eden" bir Nusayri veya "vallahi Apo'yu özleyen" bir PYD'li g
Türkiye siyasetinin en önemli açmazı, zaman zaman "darbe" şeklinde patlak veren asker-sivil ayrışmasıydı. Bizim açımızdan bunun en önemli sakıncası milli güç unsurlarının bir bütün halinde kullanılamamasıydı. Demokrasiye geçildiğinden beri Generaller, çeşitli cihazlarla sivil iktidarı denetim altında tutmayı, kendilerine verilmiş bir görev olarak g
Önce iftiharla söyleyeyim ki atalarımız, MÖ: 1.000 ile MS: 1.000 yılları arasında yaklaşık 2 Bin yıl atlı göçebe olarak yaşadılar. Sırf hayata tutunmak amacıyla toprağa bağlanan zoraki köylülerden olmadılar. Kendi nüfuslarından hızlı çoğalan besi hayvanları, at sayesinde hayatlarına dinamizm kazandıran bereketli geçim kaynakları vardı. Baskın Yiy
Haritacılık, mühendislik eğitimiyle kazanılan bir müktesebattır. Her önüne gelen harita çizemez. Hiçbir akademisyen veya coğrafyacı, siyasi netice almak üzere askeri operasyona, can ve mal kaybına yol açacak provokatif haritalar çizmeyi aklına bile getirmez. Irkçı teröristler hariç... Son zamanlarda dijital teknolojinin gelişmesiyle birlikte intern
Türkiye'ye yönelik bir "Hibrit Savaş"ın yürütüldüğüne dair pek çok gösterge bulunuyor. Siz adına isterseniz "sinsi savaş" deyin, "dost kazığı" deyin, "intikam" deyin, "bin yıllık hesaplaşma" deyin... ABD'nin, aracılar kullanarak, yeni partnerler bularak Türkiye'yle savaştığı açık bir gerçektir. Bunu inkar ettiğiniz zaman iki dakika içinde... "Dört
Adı, Leyla Halid... Mavi Marmara olayından sonra "'Erdoğan bizim de liderimiz" diyen Filistinli eski hava korsanı... Ben onun, elinde mahcup bir gelin gibi tuttuğu bayramlık tüfeğiyle kameralara sırıttığını hayal meyal hatırlarım. Aynı Leyla, 2013'te Gezi olaylarına katılanlara: 'Talepleriniz kabul edilene kadar meydanlardan ayrılmayın." demeyi de
Devlet Bey'in Antalya'daki kapanış konuşmasının bence en önemli bölümü, en ciddi meseleye dikkat çektiği ABD'yle ilgili sözleriydi: "Görüş menzili sıfıra iner, eller tetiğe giderse olacakları hesap eden, sonuçlarını düşünen var mıdır" "Biz düşünüyor, hesap ediyoruz ve de kimseden korkumuz olmadığını Antalya'dan ilan ediyoruz." Devlet Bey, bu sözler
İki yıl önce bu zamanlar, memlekette ucuz bir siyaset lakırdısı dolaşıyordu: "İnsanlar sorunca yüzde 80 'Milliyetçiyiz' diyorlar. Öyleyse MHP'nin bir türlü iktidara gelememesi, yönetim başarısızlığıdır!" Öyle ya Milliyetçilik ne güzel bir duygu, milleti sevmek ne kadar kolay... Milliyetçilik millet sevgisi... Doğru mu.. Doğru!.. O zaman millet nede
© 2016