Rahmi Turan

Sözcü

Yılmaz Büyükerşen

Bir kitap okuyorum. Adı:"Zamanı Durduran Saat" Türkiye'de "Yapılamaz" denilen işleri yapan ve bozkırın ortasında imrenilecek mucizevi bir kent yaratan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in yaşam öyküsü...Yazar Cemalettin N. Taşçı, Yılmaz Hoca ile "nehir söyleşi" yapmış... Çocukluk yıllarından başlayıp bugüne kadar geliyor. Kita

Maden işletmecileri paraya kıyamıyor!

Maden kazası nedeniyle dün yüreğim bir kez daha sızladı!New York'tan bir e-posta aldım.Gelen o mesajı okuyunca, Amasra'da 41 canın kaybına sebep olan maden ocağı kazasının "fıtrat" değil, "cinayet" olduğunu acı acı düşündüm."New York'la Amasra ilçesinin ne ilgisi var" diyeceksiniz.Onu anlatacağım.Amerika'da şirketleri olan ve halen New York'ta bulu

Yaşanan felaketler kader değildir!

İktidarın, 41 canımızın gittiği Amasra maden kazasını kadere bağlaması inandırıcı mıdırO masum işçilerin ölümü Allah'ın çizdiği kaderin sonucu mudurKimi yeni baba olmuştu, kiminin eşi hamileydi...Madende yeterli önlemleri almayan sorumluların hiç mi suçu yoktu da, korkunç patlamayı kadere bağladılarAllah'ın başka işi yoktu da, maden işçilerinin ölü

Avrupalı bankacı şaşırdı kaldı!

İktidarın ısrarla öne sürdüğü "Faiz sebep, enflasyon sonuç" teorisi doğru olsaydı, şimdiye kadar enflasyonun beli kırılması gerekirdi...Oysa tam tersi oldu, enflasyonun değil, milletin beli kırıldı!Şimdi pahalılık ve enflasyon yarış atları gibi dört nala gidiyor! İkisinin de durmaya hiç niyeti yok!Yanlış politikalarda "İnadımız inat" diye ısrar edi

Bu yasa Türkiye'ye hiç yakışmadı!

İktidar kanadı garip bir telaş içinde...Sanırım seçimde kaybedeceklerini kendileri de anladı. Bunu engellemek için her şeyi yapabilecekleri anlaşılıyor...Meclis'te AKP ve MHP oylarıyla kabul edilen "Dezenformasyon" adı altındaki Sansür Yasası bunlardan biri...Böyle yasalar ancak demokrasinin askıya alındığı otoriter rejimlerde görülür."Dezenformasy

Utanmaları yok!

Nasıl bir ülkede yaşar hale geldikNasıl bir toplum haline getirdiler biziİnsanlarımızın karakteri değişti âdeta...İki taraftan da, ağza alınmayacak sözlerle karşı tarafa sövenlerin "u" dönüşü yaptıklarını gördükçe şaşırmamak elde değil...Özellikle son dönemde siyasiler arasında öyle kaypak, öyle dönekler çıktı ki, daha önce hakaret ettikleri iktida

Tekrar başa döndük!

Şaşırdım kaldım"Sandık yaklaştıkça kim bilir daha neler neler duyacağız" diye düşünmeden edemedim.Seçime 8 ay kala Türkiye yolsuzluklarla çalkalanıyor.Bir kısım AKP milletvekili ile bazı bakanlar hakkındaki iddialar Kaf Dağı'ndan bile duyuldu.İşin en hazin tarafı, tüm bu yolsuzluk iddiaları ve suç duyuruları hakkında hiçbir işlem yapılmaması, bırak

Kırbaç altında!

Ülkemizde özgürlüklerin alanı her geçen gün biraz daha daraltılıyor.Milletimiz böyle bir zulme lâyık mıBöyle bir baskı rejimi Türkiye'ye hiç yakışmıyor.Bu gidişle Afganistan'dan farkımız kalmayacak...Ülkemizde, yolsuzluk, rüşvet, vurgun, devlet parasını ziyan etme, yeme-yedirme, soyma-soyulma gibi olayların tamamı var.İktidar bunları önleyebilir mu

Aman ha! Halk gerçeği öğrenmesin!

99 yıllık Cumhuriyet tarihimizin en ağır sansür düzenlemelerinden biriyle karşı karşıyayız.Bu iktidar, sadece geri vitesi olan bir araç gibi ülkeyi hep gerisin geriye götürüyor.Keyfî hapis cezaları getiren Sansür Yasası'nın ilk 14 maddesi Meclis'te AKP ve MHP oylarıyla kabul edildi. Görüşmelere bugün devam edilecek."Dezenformasyon" yani "Yalan habe

Kırgınlıkları kalbimize gömelim!

Bir kısım insanların Kılıçdaroğlu'na neden kızdıklarını anlamış değilim.Muhalefete muhalefet ediyorlar!Aslında şu anda "Türkiye'nin umudu" diye el üstünde tutulması gereken bir yurtseverdir Kılıçdaroğlu...Demokrattır. Özgürlükten, hak ve hukuktan yanadır.Verdiği sözleri tutar. Her sözü senet kadar sağlamdır.Ağzı bozuk değildir. Sözlerini tartar da