İlk düğme yanlış iliklenince

Çayları dağıtan İhsan, üzgün bir ifadeyle dışarı bakarak:

- Sabah sohbetlerimizi birkaç hafta daha içeride sürdüreceğiz anlaşılan. Baksanıza yaz bir türlü gelmiyor sanki... Mehmet:

- Yaz da gelir inşallah. O zaman da bu serin günleri özleyeceğimizi unutma... Selim:

- Yaz ve kış ile ilgili şikayetler sonrası, bahara itirazımız yok deriz, ama bazen üşüttüğü için bu günlere bahar demek de zor... Bu sırada gelen Melih Bey, selam verip yanlarına oturunca, Mehmet:

- Gelir gelmez sıkboğaz ettiğimi düşünme Melih Bey, ama şu son günlerde olup bitenleri anlamakta hakikaten zorlanıyorum. Biden, sanki yeni farkına varmış gibi Gazze'deki sivillerin gönderdikleri bombalarla öldürüldüğünü itiraf ediyor ve İsrail Refah'a girerse silah göndermeyeceğini söylüyor. Hangi dağda kurt öldü.. Melih Bey:

- Mesele ABD seçimlerinin yaklaşması ve üniversitelerde başlayıp gittikçe yayılan gösterilerin oluşturduğu tedirginlik. Biden tabii ki Siyonist lobiyi karşısına almak istemiyor. Ama bir yandan da ABD genelinde Gazze konusunda ciddi bir hoşnutsuzluk söz konusu. Dolayısıyla, Netanyahu'yu kızdırma pahasına birtakım açıklamalar yapma ihtiyacı duyuyor... İhsan, merakla sordu:

- Peki Biden, dediklerinde ne kadar ciddi..

- ABD'nin İsrail'e silah ve mühimmat göndermesi birtakım süreçleri kapsıyor. Dolayısıyla söylediklerini yapıp yapmadığını tespit, zor. Göndermeyebileceği gibi, gönderir ama göndermedim diyebilir... Mustafa:

- İsrailli bakanlar, Biden'e hakaret etmekte birbirleriyle yarışıyorlar adeta. Hele Ulusal Güvenlik Bakanı'nın 'Hamas Biden'i seviyor' manasına gelen mesajı, bir alem. Netanyahu'nun 'Tek başımıza kalsak da tırnaklarımızla savaşırız' sözleri de dikkat çekici...

- Netanyahu'nunki, boş laf. İsrail güçlerinin bombalama dışında yapabildiği ve yapabileceği bir şey yok. Hamas'la göğüs göğüse çatışmaya girmeye yürekleri yetmiyor. Dolayısıyla ABD'nin desteği olmadan saldırıları sürdüremezler. Yahudilerin Biden'e ve Demokratlara oy vermeyeceği şeklindeki tehditlerden hoşlanan Trump da, Hamas safında yer almakla suçladığı Biden'in İsrail'e bomba vermeyeceği açıklamasının utanç verici olduğunu söylüyor... Remzi:

Al Biden'ı vur Trump'a...

- Filistin ve Gazze açısından Biden ve Trump arasında pek fark yok yani..

- Bu doğru. Al birini vur ötekine denebilecek bir durum. İsrail söz konusu olduğunda ABD'de akan suların durur çünkü. Ancak, siyasi rant beklentisi ile konuşan Trump'un, ben görevde olsaydım Hamas - İsrail savaşı çıkmazdı ve Biden dünyayı doğrudan üçüncü dünya savaşına sürüklüyor şeklindeki açıklamaları epey müşteri topluyor... Mehmet:

- İsrail'in zaten başlattığı Refah'a saldırı konusunda olacakları bekleyip görmekten başka çare yok mu diyorsun..

- Öyle de denebilir. Bu arada İsrail'de de ciddi iç gelişmeler olduğunu ve Netanyahu'nun koltuğunun sallandığını da eklemek gerek. Savaş kabinesinin çökme ihtimalinden bahsediliyor. Tabii Uluslararası Adalet Divanı ve Ceza Mahkemesi'nin Netanyahu ve diğer İsrailli yöneticiler için alabileceği bazı kararlar da gündemde... İhsan:

- BM Genel Kurulu'nda Türkiye ve 80'e yakın ülkenin sunduğu Filistin'e BM üyeliği ve ilave haklar talep edilen karar tasarısının, 193 üyeden 143'u tarafından kabul edilmesinin gelişmelere bir etkisi olur mu..

- Bu karar ciddi bir gelişme. İsrail'i çok kızdırması bile bunu anlamak için yeterli. 2011'de de BM'ye tam üyelik başvurusu yapan Filistin GK'de destek alamamış ancak, 2012'de 'daimi gözlemci' statüsüne kavuşabilmişti, malum... Selim:

- Bu arada birçok Avrupa ülkesinin de Filistin'i tanıma hazırlığında olduğu söyleniyor...

- Doğru, bu da var. Ancak İsrail'in durdurabilecek anlamda bir gelişme henüz yok. İnşallah, ezber bozan bazı gelişmeler yaşanır ve Gazzeli kardeşlerimizin acıları bir an evvel sona erer demekten başka şu an için söylenebilecek bir şey yok... Mehmet:

- Türkiye'nin önce bazı mallara kısıtlama getirmesi ve sonrasında da bütün ticareti kesmesi, İsrail tarafında nasıl karşılık buldu acaba..

- İsrail'i yönetenleri son derece kızdıran bir gelişme bu. Türkiye'nin İsrail'e yönelik sert ticari tedbirlerinin kısa vadede gıda ürünleri, hammaddeler, elektronik cihazlar, demir-çelik ve otomobil gibi çeşitli ürünlerin fiyatlarında ciddi bir artışa yol açacağı belirtiliyor. Alternatif kaynaklar bulabilseler de maliyetlerin ciddi şekilde yükseleceği ve hayat pahalılığın daha da artacağı, genel kanaat. Bu arada Türkiye'deki uzantıları üzerinden birtakım yalanları yaymayı da ihmal etmiyorlar... İhsan:

- Kısıtlama kararlarının hemen değil de tecridi bir şekilde alınmasının bir sebebi var mıydı..

- Tabii ki. İsrail'e 7 Ekim'den sonra zaten çoğu gönderilmeyen ürünlerle ilgili ilk kısıtlama kararı, yardım faaliyetlerimizin engellenmesi gerekçesiyle Nisan başında alınmıştı. İlişkilerin tamamen kesilmesi kararı da İsrail'in katliamlarını sürdürmesi sebebi ile alındı. Bu adımların böyle atılmasının kendisine has sebepleri vardır tabii ki... Selim: