Yüksek gerilim

HALA çok kişi, her ülkenin kendi kararlarını alıp yoluna devam ettiğini düşünmekte. Ben ise böyle bir şeye hiçbir zaman inanmadım. Savaşlar ve sonrasında gelen SİSTEMLERE bakıldığında gücü yetenin egemen olmak için sınır tanımadığını görürüz. Bu Roma oldu, Osmanlı oldu, İspanya oldu, Portekiz oldu, İngiltere oldu şimdi de ABD... Amerika Birleşik Devletleri, dünya tarihindeki en değişik en farklı yöntemi kullandı.
Savaşı geldi bitirdi EKONOMİK EGEMENLİĞİNİ DÜNYAYA DAYATTI VE KABUL ETTİRDİ.
Herkesi de buna bağladı. Durum böyleyken bir devletin çıkıp ben istediğimi yaparım demesi gerçekle örtüşmez. Washington'un en güçlü rakibi Çin bile elindeki DOLAR'la kelepçelenmiş durumda!
Neyse...
Gelin biz bölgeye ve Türkiye'ye odaklanalım. Gördüğüm kadarıyla ANKARA hız yapmaya başladı.
Yüzlerce kez yazdığım gibi 7 EKİM HAMAS saldırısı bir milattı.
Değişimin startı orada verildi. Hiçbir şey kazamayacağı halde hatta büyük yara alacağı bilindiği halde HAMAS'a saldırı emrini kim verdi
Neden saldırdı Bu bölgesel değişim için şarttı. Büyük güçler nedenlerle birlikte sonuçları da yönetirdi!
Açalım...
YARGITAY Ankara'da siyasetin kalbi olarak bilinir. HUKUK dairesinde bakıldığında bu pek dile getirilmez ancak gerçek SİYASETİN NABZININ attığı merkezdir. Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin sona ermesiyle başlayan başkanlık seçim süreci 30 gündür devam ediyor. 23. turda da hiçbir adayın salt çoğunluğu sağlayamaması nedeniyle seçime 24. tur oylamayla devam edilecek.
Doğru mu Kesinlikle! Peki neden Bu soruyu soran yok!
Neden seçilemiyor, BAŞKAN
Cevap bölgesel gelişmelerin izleyeceği formatta saklı. İKİ ODAK İKİ GÜÇ YARGITAY'da Türkiye'nin bölgede alacağı role karşı mevzilerini sağlam tutmak istiyor. Ülkenin geleceğini etkileyecek SİYASİ kararların budanmaması için değişimi isteyenlerle istemeyenlerin ÇATIŞMA alanı... İsimlere ve bağlantılara girmek istemiyorum.
Ancak dolaylı ya da dolaysız olarak TEZKERE KRİZİNİN bir benzeri YARGITAY'da yaşanmakta.
GENLEŞME isteyenlerle buna karşı duranların mücadelesi gibi bakılmalı... Herkesin birbirini tanıdığı bildiği bir YAPIDA neden böyle bir sancı meydana gelsin ki!
Neden BAŞKAN seçilmesi bu kadar uzasın!
Devam...
KÜRESEL RİTMİ en iyi takip edeceğimiz isimlerin başında MHP lideri Devlet Bahçeli gelmektedir.
Devlet Bey, 28 Mayıs akşamı geçtiğimiz gün de hatırlattığım gibi "Önümüzdeki günlerde çok şey değişecektir, her şey değişecektir.
Öyle gözüküyor. İnşallah Türkiye değişmez" demişti. Ve çok kişi bunun üzerinde durmamıştı.
Devlet Bey geçtiğimiz günlerde de ilginç bir çıkışa daha imza attı...
"Türkiye Cumhuriyeti sandıkta kurulmamıştır" diyerek ilgili yerlere gerekli mesajı yolladı...
Küresel mücadele, ABD ile İNGİLTERE arasındaydı.
ABD, AVRUPA'yı dağıtmakta zorlanmıyordu. Rusya'nın UKRAYNA'ya girmesi buna yetti de arttı bile. Londra önde olduğu gibi ÇİN gibi bir gücü de peşinden sürüklüyordu. SAVAŞIN görünür hali ASYA'ya taşınmadan önce ORTA DOĞU'nun AVRASYA gibi son halini alması bekleniyordu.
Aynı periyotta... ABD buralarda kontrolü ele geçirip rakiplerini durdurmak ve sonrasında da alaşağı etmek niyeti taşıyordu.
Kurduğu sistemi savunuyor ve hamleler yapıyordu. Konu ORTA DOĞU'ya gelince manşet TÜRKİYE olurdu. NET! AK PARTİ iktidara geldiğinde önünde bulduğu ilk kriz TEZKERE'ydi...
ABD planlarını buna göre yapıyor, IRAK'ın kuzeyinden cephe açarak SADDAM'ı, AB'yi-İngiltere'yi bölgeden silip atmayı düşünüyordu.
Fakat AK PARTİ ve MECLİS buna geçit vermedi. Sonrasında ülke içinde operasyonlar birbirini izledi.
Bazen ABD bazen İngiltere içeride bumeranglarla birbirlerine saldırdı.
Biz bunu "YERLİ" İSİMLER üzerinden değerlendirdik!
Mücadelenin KÜRESEL olduğu noktasında değildik. DUYGUSAL tepkilerle gidiyor gerçekte olanı ıskalıyorduk.
ABD rakiplerini bölgede BUDAMAK istiyor bu nedenle KÜRTLER'i ayırıyordu. Ve Türkiye'nin bölgenin en büyük gücü olarak yanında yer almasını istiyordu. TEZKERE'de çatlama yaşandı. Sancı uzun sürdü. O dönem ABD'nin planları bozulsa da iki ülke karşı karşıya da gelse STRATEJİK olarak Türkiye olmadan adım atılması mümkün değildi. ABD bunu çok net bilirdi.
HAMAS'ın saldırısı ile yeni sayfa açıldı. İRAN'ın bölgedeki etkinliğinin sınırlanması, Kürtler'in güvende olması, İsrail'in içine dönmesi ve TÜRKİYE