28 Mayıs ve sonrasında Türkiye

İki hafta önce cuma günü, 14 Mayıs'taki seçimde geleceğe ilişkin umudu yeşertmek için Erdoğan'a karşı oy vermemiz gerektiğini yazmıştım. Aynı cümleyi bugün, 28 Mayıs'ta yapılacak ikinci tur seçimi için kuruyorum.28 Mayıs'ta Kılıçdaroğlu kazanırsa her şeyin çok güzel olacağını hiç söylemedim; her iki aday konusunda da eleştirilerimi net olarak yazdım, okuyucularımı nesnel bir tavırla bilgilendirdim, gerçeği söylemeyi ertelemedim.Yine öyle yapacağım. ERDOĞAN KAZANIRSA...28 Mayıs'ta Erdoğan kazanırsa...Devletin televizyonu TRT'ye çıkıp "Ama montaj, ama şu, ama bu" diyerek rakibine iftira atmak için montajlanan bir videoyu kampanyasında kullandığını rahatlıkla söyleyebilen, gerçeği kolaylıkla saptırabilen biri cumhurbaşkanı olacak."Kadın-erkek eşitliği fıtrata ters" diyen biri tekrar cumhurbaşkanı olacak. Kadın cinayetleri ve cemaat yurtlarındaki taciz için "münferit" diyen bir cumhurbaşkanı olacak.Yıllardır sürekli olarak kullandığı nefret söylemleriyle toplumu kutuplaştıran bir cumhurbaşkanı olacak.Beşli çeteler ceplerini doldururken batan ekonominin bedeli işçi sınıfının, emekçinin sırtına yüklenmeye devam edecek."Adalet Sarayı" denilen binalarda adaletin esamesi okunmayacak; yargının, aydınların ve ilerici kesimlerin, hak mücadelesi veren herkesin üzerindeki baskı artacak.Siyasal İslamcı AKP ile Hizbullah uzantıları, aşırı milliyetçiler ve dinciler arasında kurulan ittifak, Türkiye'deki karanlığı daha önce görülmedik şekilde koyulaştıracak.Emperyalizmin Türkiye'de kurduğu oyunun bir sonucu olan sığınmacı sorunu, şiddetlenerek sürecek ve Türkiye'nin varlığını tehdit eder hale gelecek.Erdoğan kazanırsa, Türkiye, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde gerçekleşen laik Cumhuriyet Devrimi'nin 100. yılında, Erdoğan'ın lideri olduğu "Karşıdevrim Tarikatı"na teslim edilecek.KILIÇDAROĞLU KAZANIRSA...Kılıçdaroğlu