Ormanda bir anaokulu

Doğada öğrenme ve sınıf dışı eğitimle ilgili çalışmalar yapan Gaye Amus ile yeni çıkan kitabı "Çık Dışarıya Oynayalım"da anlattığı 'orman anaokulu'nu konuştuk Açık havada eğitim çocukların bedensel, duygusal, sosyal ve akademik gelişimleri için çok önemli. Ancak giderek azalan doğal alanlar, teknoloji ve üzerine pandemi derken çocuklar açık alanlardan koparılıyor. Oysaki gerçek hayat dışarıda ve deneyimlemeden, hareket etmeden öğrenme olmuyor. Sınıf dışı eğitim konusunda yıllardır çalışan, 14 yıldır Helsinki'de yaşayan ve erken çocuklukta doğa pedagojisi üzerine çalışmalar yapıp, Türkiye'de Doğada Öğreniyorum platformunu kuran çevre eğitmeni Gaye Amus ile doğada öğrenme ve sınıf dışı eğitim hakkında konuştuk.Sınıf dışı eğitim ne demekSınıf dışı eğitim, aslında çok eskilere dayanan bir yaklaşım. Çocukların dokunarak, doğrudan deneyimleyerek taşı, bitkiyi veya hayvanı tanımalarıdır. Düzenli olarak açık havada vakit geçirilir, bahçede keşifler yapılır, oyunlar oynanır; müze, bilim merkezi veya yakın çevrede olan kültürel yerlere gidilir ve çocuklar yaşayarak öğrenirler. Çocuk merkezci bir yaklaşımdır, çocuk bizzat mekânın kendisinde yaşayarak öğrenir, tüm duyularıyla deneyimler. Ben sınıf dışı eğitimi nefes almaya ve vermeye benzetiyorum, nefesinizi içinizde tutamazsınız, çocukları da öyle.Kitabınızda bahsettiğiniz "orman anaokulu"nun temel yapı taşlarından bahseder misinizTemel yapı taşlarından biri çatısız, duvarsız oluşlarıdır. 3-7 yaş arası çocuklar her gün düzenli olarak ormana gider ve orada oyun oynar, keşif yapar. Kendilerine eşlik eden öğretmenler rehberlerdir, onları bu konuda destekler ve birlikte öğrenirler. Orman hem çocuklar hem de öğretmenler için bir ev gibidir.Orman anaokulu mantığı Türkiye'de nasıl uygulanabilirİstedikten sonra her şey mümkün. Aslında Türkiye sandığımız kadar yeşilsiz değil, bazen gözümüzden kaçan, fark etmediğimiz alanlar da yakınımızda olabiliyor. O yüzden bizlerin de yetişkin olarak keşif yapıp çevremize yeni gözlerle bakmamız gerekiyor. Orman yoksa mutlaka bir park vardır; bir orduevinin ya da bir caminin bahçesi de çözüm olabiliyor. Orman dışında bir göl kenarı, bir dere, deniz kenarı, yayla veya keşfedilecek yerler mutlaka vardır. Sayıları çok olmasa da, ülkemizde de bu yaklaşımı benimsemiş ve doğa temelli olma yönünde dönüşmeyi tercih eden ya da "orman grubu" adıyla haftada bir sınıflarını düzenli ormana götüren anaokulları var. İngiltere'de Orman Okulları Derneği Başkanı Jon Cree ile görüşmemizde, "20 sene önce biz de benzer kaygılarla karşılaşmıştık, çocuklar üzerinde baskı, yetiştirilmesi gereken bir müfredat veya hasta olurlarsa endişesi vardı. Ancak zaman içinde bu değişti" demişti. 2013 yılından beri Türkiye'de bu yaklaşımı erken çocuklukla başlayarak yaygınlaştırmaya çalışıyorum ve bana söylediği "Türkiye'de bizden daha hızlı ilerliyorsunuz" idi. Sabırlı olmak lazım, yavaş ve emin adımlarla ilerleyebileceğimize inanıyorum. Orman anaokulları gibi haftada beş gün olmasa da bir gün gidilmesi bile kıymetli. Kitabımda Türkiye'den örneklerden bahsettim. Çocukların her mevsim, her gün bahçeye çıkıp oynamalarını sağlayan, ormanı, bozkırı, koruyu veya deniz kenarını her hafta, hatta her gün ziyaret eden hem devlet hem de özel anaokulunda çalışan değerli öğretmenlerimiz ve onları destekleyen ebeveynler var.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6747202;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6747202;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement,