Hedefsiz kaldı

Oyun daha ilk yarı itibariyle bir müdahale ihtiyacı gerektirdiğinin sinyallerini verirken, Trabzonspor kenar yönetimi uygun reaksiyon gösteremedi. A.Gücü Diack'ı oyuna alıp Fırtına'nın orta sahasındaki geniş alanlarda sertlikle ve dinamizmle hakimiyetini katladı. Özellikle Markovic'in oyunun içinde olma çabası Trabzonspor adına önemliydi. Tabii Abdülkadir'in gitgide yükselen form grafiğini de belirtmek gerekiyor. Bu ikiliden Markovic'in sürüklediği bir pozisyonda verdiği usta işi pası Abdülkadir aynı ustalık ve soğukkanlılıkla bitirince oyunda bir türlü belirlenemeyen üstünlük, skor olarak Trabzonspor lehine geçti. Maxi Gomez'in rakip stoperlerle didişmek, orada boş alan oluşturmak, pozisyon aramak yerine kendini sürekli sağ kanada atıp 80 ve 90'ların klasik kanat oyuncuları gibi topu sürekli içeri kesmesindeki kerameti biz anlayamadık. İlk yarının kalan dakikalarında Ankaragücü oyunda denge ararken Trabzonspor'un Peres ve Visca ile savunduğu tarafı sık kullandı. İlk yarının sonlarına doğru bu denge arayışı yavaş yavaş Ankaragücü tehlikesi olarak belirmeye