"Bolluk devri sona erdi"

Başlığı okuyunca birileri "AKP'den kurtuluyoruz" diye ellerini ovuşturmaya başlamıştır ama sizi istemeden de olsa üzeceğim Bu cümle Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a ait. Kabine toplantısı öncesi iklim değişikliği ve Rusya-Ukrayna savaşının etkilerini değerlendirdi. Küresel ısınmanın etkilerini bu yaz rekor sıcaklar ve kuruyan su kaynakları ile açık biçimde hissettiklerini, önümüzdeki dönem için tablonun çok daha karamsar olduğunu söyledi. "Pervasızlık, savurganlık ve bolluk devri sona erdi" dedi. Devamında kulağımıza küpe yapmamız gereken cümleler vardı. Aynen şu sözleri sarf etti; "Yaşadığımız şey, düzenden ziyade daha çok büyük bir değişim ve kargaşa gibi... Yıllardır bolluk olarak görünen dönemin sonlarını yaşıyoruz. Ucuz, hiç bitmeyecek gibi olan ürünlerin, teknolojik bolluğun, toprağın, ham maddenin, suyun Fransa ve Avrupa için yeni bir dönem başladı. Bu durum endişeye yol açacağı için hükûmet birlik hâlinde ve açık olmalı, teyakkuza geçmeli, taahhütlerini yerine getirmeli." Gazetemizde, geçtiğimiz hafta üst üste birkaç gün Avrupa'nın hızlı çöküşünü işledik. Küresel bir sıkıntıdan bahsediyoruz, bunun etkileri elbette sadece Avrupa ile sınırlı değil. Kuraklık Avrupa'da neyse Çin'de de öyle. Sadece, Batı'da "yıkıcı etkiler" daha güçlü görülmekte. Pandemiyi hatırlayın Fransa, İtalya, İngiltere, İspanya, hatta ABD gibi ülkelerin düştüğü acziyeti Üst üste yığdıkları cesetleri, birbirlerinden maske ve solunum cihazı çalmalarını, bakımevlerinde ölüme terk ettikleri yaşlıları, çöken sağlık sisteminden dolayı çaresizliklerini ve sağlık ekiplerinin gözyaşları arasındaki feryatlarını Zannettiler ki açgözlülük yapıp aşıları önce kendi halklarına yapınca feraha çıkacaklar! Buyurun işte; şimdi de sebep oldukları Rusya-Ukrayna savaşının ağır sonuçları ile nasıl baş edeceklerini düşünüyorlar kara kara Bir taraftan "Rusya ha vurdu, ha vuracak" endişesi Öbür taraftan "Rusya gazı olmadan kışı nasıl atlatacağız" korkusu Şükretsinler, yıllardır rezilce saldırdıkları Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Rusya'yı ikna edip tahıl krizini çözdü Yoksa yazın kuraklığı, kışın soğuğu üzerine, bir de yiyecek ekmek bulamayacaklardı! Çok yazdık, tekrarlayalım Tarihin ve talihin (bu kelime kader anlamında kullanılmadı) dönemece girdiği kavşaktayız. Buradan hangi yola gireceğimiz o kadar önemli ki, geri dönüşü yok. Asrı aşkın zamandır, akıttığı kan ve gözyaşını umursamadan, sömürü üzerine refah inşa eden Batı, çıkmaz yola girdiğini yavaş yavaş fark etmekte. Macron'un sözleri de işte bunu işaret etmekte. Ne yani! "Sizi Allah'a şikâyet edeceğim" diyen minicik masumları; açlıkla, bombalarınızla, silahlarınızla katledip denizlerde boğarken, bunların yanınıza kalacağını mı zannediyordunuz Bakın işte gün geldi bolluk devri bitti, -ki kendiniz söylüyorsunuz- bunlar daha iyi günleriniz. Peki ya Türkiye'de durum nasıl Pahalılıktan şikâyetçiyiz, özellikle gıda ve konutta. Hükûmet, bunun en çok sabit gelirliyi vurduğunun farkında, o sebeple enflasyon oranında zamlar yapılmakta. Bunun neticesidir ki, marketler, AVM'ler, kafeler, restoranlar müşteri dolu. Şimdi konutta ve otomobilde pahalılığın aşılması için peş peşe hamleler yapılmakta. Güzel olan şu; devletin kasası dolu, borcunu rahatça çevirebilecek, vatandaşını rahatlatabilecek ve bu sürecin selametle atlatılmasını sağlayacak güçte Aynı şekilde şirketler de rekor kârlar açıklıyor, işleri tıkırında. Oysa Batı öyle mi Üst üste iki çeyrek daralan ABD ekonomisinin resesyona girdiğini kendi analistleri ifade etmekte. Benzer bir endişe Avrupa'da hâkim; Almanya Merkez Bankası bile "Resesyon tehlikesi giderek kaçınılmaz hâle geliyor" demekte. Resesyon, durgunluk demek. Hani, bir zamanlar biz de "Al-ver, ekonomiye can ver" diyorduk ya Öyle bir durum işte. Ekonomi durunca çarklar duruyor ve ülke ekonomisi hızla inişe geçiyor. Çok şükür bizde böyle bir durum yok, hatta durum tam aksine. İhracata mal yetiştiremiyoruz; fabrikalarda çalıştıracak adam bulmakta zorlanıyoruz. Evet, pahalılıktan şikâyet var ama kimsenin işleri durmuş değil, hatta pandemi öncesinden daha iyi durumda. Tüm