"İngiliz halkı, biz sizden özel bir şey istemiyoruz. Sizden sadece Güney Afrika mallarını satın almayarak ırk ayrımı rejiminden desteğinizi çekmenizi istiyoruz"
Güney Afrika'daki apartheid rejimi sarsacak boykot hareketi 1959 yılında Güney Afrika'nın en büyük müttefiki İngiltere'deki bu basit çağrı ile başladı.
1960 yılında Güney Afrika'da beyaz apartheid rejimi güçlerinin 69 silahsız siyah protestocuyu öldürmesi sonrası boykot hareketi kurumsallaştı ve adını "Irk Ayrımı Karşıtı Hareket (AMM)" olarak değiştirdi.
Hareketin amacı Güney Afrika'ya karşı tam kapsamlı ekonomik yaptırım ve tam izolasyondu.
Milletvekilleri, sporcular, sanatçılar kampanyalara destek verdiler.
İngiltere, Güney Afrika'daki bir numaralı yabancı yatırımcıydı, İngiliz şirketlerin üçüncü büyük pazarıydı.
Ama herkesi aynı anda ve somut, net hedeflere doğru harekete geçiren ve Güney Afrika rejimini yakından takip ederek köşeye sıkıştıran boykot hareketi, 10 yılda o kadar başarılı oldu ki Güney Afrika, 1970'de olimpiyat oyunlarından bile atıldı.
1990'larda apartheid rejimini pes ettiren faktörlerden biri bu organize küresel boykot hareketiydi.
2001 yılında Apartheid rejimini devirmiş Güney Afrika'da Irkçılığa Karşı Dünya Konferansı düzenlendi.
Konferans sırasında Filistinli aktivistler ile Güney Afrikalı aktivistler İsrail ile apartheid Güney Afrika arasında paralellikler tespit edip, benzer bir boykot kampanyasının İsrail için de yapılması gerektiği fikrini ortaya attılar.
Kampanya 2005 yılında başlayabildi.
Ramallah'ta toplanan Filistinli aktivistler 'Boycott, Divestment and Sanctions (BDS)'. Yani "İsrail'e karşı Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar Hareketi"ni başlattı.
O günden beri de İsrailli firmalar ve İsrail'deki apartheid uygulamalara destek veren firmalarla ilgili boykot listelerini gerekçeleriyle yayınlıyorlar, İsrail'e kültürel, sanatsal boykot yapılması için baskı kurmaya çalışıyorlar.
Çok da etkili oldular.
Bianet'in haberinden okuyalım:
"2015'te ABD merkezli Rand Corporation isimli kuruluşun hazırladığı rapora göre, İsrail ekonomisine yönelik boykot, İsrail'in gayri safi yurt içi hasılasında (GSYİH) 10 yıl içinde kümülatif olarak yaklaşık 15 milyar ABD doları tutarında bir zarara yol açtı. Bu da İsrail'de kişi başına düşen GSYİH'de yüzde 3,4'lük bir düşüşe neden oldu. İsrail'in 500 milyar ABD dolarını aşan mevcut yıllık GSYİH'si dikkate alındığında yaklaşık yüzde 3'lük bir dilimi temsil ettiği söylenebilir."
BDS kampanyaları sonucunda Ken Loach, Roger Waters gibi tanınmış isimlerin de olduğu pek çok kişi İsrail'deki konserlerini, kültürel faaliyetlerini iptal etti.
Bu yüzden BDS, ABD'nin bazı eyaletlerinde ve Avrupa'daki bazı ülkelerde yasaklandı, nefret suçu kapsamına sokuldu.
Yani karşımızda arada bir Filistin meselesiyle ilgilenen toplumların histeri halinde, Yahudilerle İsrailleri karıştıran, Türkiye'deki gibi kültür savaşlarıyla içiçe geçmiş, nerden çıktığı belirsiz listelerle yaptığı geçici bir boykot değil, İsrail'i an be an takip eden, her gün bu dertle birlikte yaşayan Filistinlilerin, 100'en fazla Filistinki kurumun öncülüğünde küresel, kurumsal, sürdürülebilir ve doğrudan somut hedefleri olan her daim süren, uzun soluklu bir boykot kampanyası var.
7 ekim sonrası BDS listesinde İsrail menşeeli firmalar dışında şu firmalar var.
Bianet haberinden okuyalım:
"Siemens
Dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden olan Almanya merkezli Siemens; Yunanistan, Güney Kıbrıs ve İsrail'in elektrik şebekelerinin deniz altından geçirilecek kablolarla birbirine bağlanmasını öngören EuroAsia Interconnector projesinin inşasını üstlendi.
Plana göre İsrail ve Avrupa Birliği, işgal edilen Filistin topraklarında ve yasadışı yerleşim yerlerinde fosil yakıtlardan elektrik üretimi yapacak.
Puma
Almanya merkezli spor malzemeleri üreticisi Puma, İsrail'in Filistin topraklarında kurduğu yasadışı yerleşimlerdeki takımları yöneten İsrail Futbol Federasyonu'na sponsorluk yapıyor.
Carrefour
Fransa merkezli uluslararası süpermarketler zinciri Carrefour, İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği savaş suçlarına karışıyor. Gazze Şeridi'ne saldıran İsrail askerlerine kişisel hediye paketleri gönderiyor.
Ayrıca 2022'de, her ikisi de Filistin halkına karşı ağır ihlallerde bulunan İsrailli Electra Consumer Products şirketi ve yan kuruluşu Yenot Bitan ile bir ortaklık kurdu.