Türkiye gerçeği ile yüzleşmek lazım. AKP'nin halen yüzde 30'lara yakın duruşuna anlam veremeyenler var. DSP'nin yüzde 21'den 1'e düşmesi gibi bir beklenti var. Oysa canım memleketimin mayası farklı. Bu farkı AREA'nın kurucusu değerli dostum Murat Karan çok güzel ortaya koyuyor. Murat'ı çeşitli televizyon kanallarında izlerken kağıt-kalemi elimden düşürmüyorum. 84 milyona dayanan nüfusumuzun 60 milyon seçmeni var. Seçmen yaş ortalaması 35. Toplam seçmenin yüzde 40'tan fazlasının yaşı 35 ve altı... Türkiye ortalamasını yansıtan 26 ayrı şehir var. Araştırmalar bu bölgelerde yoğunlaşıyor. Yeni doğum oranı ekonomik kriz yüzünden düşmesine rağmen her yıl 1 milyon 200 bin genç 17 yaşından 18'ine giriyor. 2023 Haziran ayında yapılacak olan seçimde 6 ile 7 milyon arasında ilk defa oy kullanacak yeni seçmen var. Bu, toplam seçmenin yüzde 10'unu oluşturuyor. Bir nevi Türkiye'nin kaderini belirleyecekler. Anketlerden sağlıklı sonuç alabilmenin kuralları vardır. Farklı firmalardan çıkan ilginç sonuçların sebepleri var. Saha çalışması pahalı iştir. Telefon ve bilgisayar destekli araştırmalardan çıkan sonuçlarda çok sapma olur. Anketörler sanıldığı gibi sokakta yapılmaz. Ev ve iş yerinde yapılır görüşme. Yüz yüzedir. Ve bu arada görüşme anında deneğin yanında başka kişi olmamalıdır. Etki altında olmamalıdır. Dramatik düşüş beklentisi olanların bir başka gerçekle yüzleşmesi için 2017 referandum sonucunu hatırlatıyor Karan. İki ayrı sandığı hatırlar okuyucularımız. Haziran 2018'de Cumhurbaşkanlığı sandığından yüzde 53'e yakın oy Erdoğan'a çıkmıştı. Millet İttifakı'nın oy oranı 32-33 civarındaydı. AKP 40 ile 45 arasında iken MHP 11 ile 12 arasındaydı. "128 milyar dolar nerede" olayı ciddi kırılma yarattı. Son 6 ayda AKP, 30'lara MHP ise 8'lere geriledi. 53'den önce 40'lara, daha sonra 38'lere gerilemesi az mı CHP'ye gelince son 6 ayda ivme kazandı. 22-23'den 27'yi bulup, geçti. Bu başarının en önemli etkeni Sayın Kılıçdaroğlu'nun evinde, mutfağında çektiği