Öğretmenler günü coşkuyla kutlandı. Bütün siyasetçiler öğretmenin değeri, büyüklüğü hakkında söylenmedik laf bırakmadılar. Yurt dışından ülkemize gelen bir yapancı, öğretmenlerle ilgili övgü dolu söylenen sözleri duyunca ülkeyi öğretmenlerin idare ettiğine inanacak. Oysa madalyonun arka yüzü göründüğü gibi değil. 20 yıldan beri iktidar olan AKP hükümeti eğitim ordusunu birbirine düşman kitlelere böldü. Sendikalaşma altında, yandaş sendika ağaları yarattı. İhtiyaç olduğu halde öğretmen ataması yapmadı. Öğretmen olan atanamayan öğretmenler inşaatlarda, pazarlarda çalışmaya başladı. Bir iş bulamayanlar bunalıma girdi. Kendini yakanlar, intihar edenlerin durumu haber bile olamadı. Sözleşmeli öğretmen diye bir toplum yarattı. Hiçbir statü verilmeyen binlerce kişiyi, sınıflara sokarak, ağızlarına bir parmak bal sürdü. Bu olumsuz uygulamalarla eğitimi içinden çıkılmaz duruma getiren hükümet şimdi yeni oyunlar peşinde. Ne oldu, diye sormayın. Seçim var. Eğitim dünyasında ülkemizin eğitim durumunu en alt sıralara taşıyan, öğretmenlerin yaşamını yoksulluk sınırının altına düşüren iktidar öğretmenlerden şimdi oy istiyor. Öğretmenin kıymetini bilmeyen, onurunu ayaklar altına alan, özlük haklarına burun kıvıran, sözleşmeli, geçici, kadrolu diyerek öğretmenleri bölen iktidar şimdi oy istiyor. Bugüne kadar, öğretmenin başarısını engelleyen, huzurlu çalışmasına fırsat vermeyen, itibarını ayaklar altına alan iktidar öğretmenlerden korkuyor. Artık biliyorlar ki öğretmenlerin boş laflara karınları tok. Onlar başarılı olmak istiyorlar. Fikri hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmek istiyorlar. Kendine güvenen cumhuriyet nesilleri yetiştirmek istiyorlar. Öğretmenlerin bu duygusuna İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener sahip çıkarak şunları söyledi; "Öğretmenlerimize yaşatılan, birçok acının altında, ne yazık ki, bu gerçek yatıyor. Bu yüzden, öğretmenlerimizin, itibarını zedelemeyi, hayat koşullarını zorlaştırmayı ve umutlarını çalmayı, kendilerine hak görüyorlar. Dertlerini dinlemiyor, duymuyor, görmüyorlar... Görevimiz var Bizim İYİ Parti olarak, çok kıymetli bir görevimiz var. Milletimizin gerçeklerini, cümle aleme duyurmak gibi, kutlu bir sorumluluğumuz var. İktidarın kurduğu eğri düzene, çomak sokmak gibi. Çok güzel bir huyumuz var. Çünkü Ak Parti iktidarı; 20 yılda, 8 bakan ve her bakanla birlikte de, eğitim politikamızı değiştirmeyi seçti. Eğitim niteliğini artıracağına, sınavların adını değiştirerek, sınav temelli bir eğitim politikasını, tercih etti. Çünkü Ak Parti iktidarı; Nitelikli eğitim için, olmazsa olmaz olan öğretmenlerimizi, maddi kaygılarla yaşamaya, neredeyse, yoksulluk sınırındaki maaşlarla geçinmeye, mahkûm etti. Çünkü Ak Parti iktidarı; Daha aldığı ücretle, kendisinin ve ailesinin, temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayan öğretmenlerimizi, 'Öğretmenlik Meslek Kanunu' gibi bir ucubenin, içine attı. Öğretmenlerimizi;