Gaziantep'in öteki yüzü

Gastroantep Festivali tüm hızıyla başladı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Gaziantep Valisi Davut Gül ve Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin'in katılımı ile Batalhöyük üzerinde Gastromoni Festivali'ne özel olarak hazırlanan alanda fıstık hasadı ve şire yapımı gerçekleştirildi. Yetişmesi ile, 'nazlı' meyveleri ile 'alımlı' antepfıstığının hasadı festivale katılan protokol ve davetlilerle birlikte yapıldı. Daha sonra alanda şire yapımı için üzüm tepelenerek suyu kaynatıldı ve cevizli sucuk yapıldı.ŞAHİN VE ERSOY NELER DEDİKonuşmalarında Belediye Başkanı Fatma Şahin, "Bugün 70 ülkeden katılımcı var, 300 ünlü ve Michelin yıldızlı şef burada. Çevremizi koruyup öze dönmemiz lazım", Bakan Mehmet Nuri Ersoy, "GastroAntep Festivali'nin her sene gelişerek devam ettiğini" belirterek "Cumhuriyet'in 100. yılında 100 ürün tescillendi. Gaziantep artık bir cazibe noktası" dediler.BÖYLE BİR DURUM DA VARBurada bir tespit yapmamız gerekiyor. Gaziantep bölgesinin aslında tarihine bakmak gerekiyor; üzüm ve bağcılık yönünden zengin bir bölge. Bunun M.S. 2 yy'da Romalıların doğudaki en büyük kenti olan Zeugma Antik Kenti'nde çıkarılan mozaikler üzerinde görülmesi mümkün. Ayrıca bu bölgede Dionysos betimli mozaikler karşımıza sıkça çıkmaktadır. Dionysos, Denizli Çal bölgesinde tapınım gören bir tanrı. Fakat Zeugma Antik Kenti'nde Dionysos betimli mozaiklerin görülmesi, burada üzüm ve bağcılığın yaygın olduğunu, buna dayalı olarak şarap üretiminin yoğun olduğunu gösteriyor.Haberin DevamıBAĞLAR ZEYTİN VE FISTIK OLDU1950'li yıllarda Gaziantep bölgesine özgün üzüm bağlarının olduğu ve Fransız şarapları ile yarışabilecek kalitede şarapların üretildiği biliniyor. Fakat ne yazık ki şimdi bağların yerini zeytin ve fıstık almış.Geçmiş yıllarda antepfıstığına dair şu söz söylenirdi:"Baba yetiştirir, oğul yer..."Bu sözün içeriğine bakacak olursak antepfıstığının meyvesi uzun bir süre sonra (yaklaşık 20 yıl) meyve veriyor. Fakat son yıllarda yapılan çalışmalarla bu sürenin 7-8 yıla düştüğü söylenebilir. Antepfıstığının bölgede tatlılarda, yemeklerde ve kuruyemiş olarak tüketilmesi ekonomiye katma değer sağlıyor. Bölgenin sadece ihtiyacını karşılayabildiği için ihracat söz konusu olamıyor. Son yıllarda fıstığa olan ilgi artarak devam ediyor. Birçok alana yeni fıstık fidelerinin dikildiği dikkat çekiyor.Bölgede görüştüğümüz fıstık üreticileri, haklı bir talepte bulunuyorlar:"Karadeniz'de fındığın, Ege'de üzümün her yıl taban fiyatı belirlenirken antepfıstığında böyle bir uygulama neden yapılmıyor Hatta bundan sonra ceviz ve badem alanlarındaki artış sonucunda bu ürünlerin de aynı sorunla karşılaşacağı şimdiden gündeme getiriliyor. Her şeyin bir üretim planı yapılması gerekmiyor mu Son yıllarda nar ekimi bir anda arttı, ancak gerekli gelir sağlanamayınca söküm yapılması ekonomi için bir kayıp değil midir"Haberin DevamıFISTIĞIN ÖYKÜSÜANTEPFISTIĞININ tarımı aslında bölgede yeni değil, M.S. 2 yy'a tarihlenen Zeugma Antik Kenti'nde 1930'lu yıllarda açığa çıkartılan bir mezar taşında genç yaşta bir bireyin sol elinde bir antepfıstığı cumbası (salkımı), sağ elinde ise kafası kopmuş bir güvercin durmaktadır. Bu mezar taşı Gaziantep bölgesinde 1800 yıl önce antepfıstığının tarımının yapıldığının göstergesi sayılıyor.Bu sitel (mezar