Kızım sana söylüyorum...

Sri Lanka tarihinde ilk defa dış borçlarını ödeyemeyecek duruma geldi ve Mayıs 2022'de bunu ilan etti. Bu, ülkenin ekonomi tarihine son 70-75 yıllın en kötü ekonomik krizi olarak kaydedildi. Mayıs ayı itibarıyla ülke dış borç ödeme yeteneğini kaybetti. Sadece bu da değil. Rezervlerinde buharlaşan döviz ve altın varlıkları dolayısıyla ithalat edilen ürünlerin ödemeleri de gerçekleşemedi. Bu ise akaryakıt kıtlığının yanında gıda ve ilaç sıkıntısını da ülkede kalıcı kıldı (The Economist). Gelinen nokta aslında yolsuzlukların da en üst seviyeye ulaştığı ülkede bir sonucun fotoğrafıydı. Tek kişi, diğer bir ifadeyle aynı aile bireylerinin yıllarca yönettiği ülkenin zaten gelmesi kaçınılmaz olan son durağıydı... Mayıs ayının ortasında ülke vadesi gelmiş 78 milyon dolarlık dış borç faizini bile ödeyemedi. Bunun sonucunda kredi derecelendirme kuruluşları ülkenin iflas ettiğinin duyurusunu yapmakta gecikmediler (bbc.com). Ülkede trenleri, ambulansları ve otobüsleri işletecek akaryakıt stoku da erimişti. Enflasyon (buraya dikkat lütfen) yüzde 60'ın hemen altında gerçekleşmiş ve günlük yaşam için gerekli çoğu şey bulunamaz hale gelmişti. YANLIŞ GİDEN NEYDİ Çok şey yanlış gitti esasında ama devleti yıllarca yöneten hükümet yani aile, Covid-19 pandemisini suçlu ilan etti. Kendi yönetimlerindeki hataları başkasına yüklemenin en basit ve zavallı örneğiydi bu. Tarımdan sanayiye, en önemli gelir kaynağı olan turizmden diğer sektörlere kadar eşanlı çöküşün fotoğrafı kendini çok uzun zamandan beri gösteriyordu ama aile hükümeti bunu basit yöntemlerle yeni hükümetin yine kendileri tarafından kurulana kadar ertelemeyi planlıyordu. Ertelemenin en çaresiz çözüm yöntemlerinden birisi tarım sektöründe uygulanmaya başladı... İnanamayacaksınız biliyorum ama vurgulayalım... Hükümet kamuda istihdam ettiği bir milyon civarındaki çalışanına gıda üretiminde faaliyet göstermeleri şartıyla haftanın bir gününü daha tatil ilan etti (bbc.com, Haziran 15, 2022).