Cellatına âşık olan Dersimliler

Yakın tarihimizin en acı olaylarından bir tanesi şu anda Tunceli ismi ile anılan Dersim'de meydana gelmiştir. Devlete isyan ettiği gerekçesi ile birçok kişi öldürülmüştür. Bununla birlikte hiçbir insanın kabul edemeyeceği acı durumlar da yaşanmıştır. Tarihimize leke olarak düşen bu olaylar esnasında isyancılardan ayırt edilmesi gereken masum insanlar ile birlikte yaşlı, kadın ve çocukların da bu operasyonlarda öldürülmesi; kabul edilemez bir durumdur. Bu vatanda yaşayan her insan tarafından lanetle anılması gereken bu olaylara karşı özellikle siyasetçilerde inanılmaz bir vurdumduymazlık ve aymazlık sergilenmektedir. Müslüman bir Türk olarak böyle çirkin bir durumu hazmetmek çok zordur. Necip Fazıl Kısakürek, "Son Devrin Din Mazlumları" kitabında Dersim faciasından bahsetmiş ve yapılan icraatın ne derece insanlık dışı olduğunu dile getirmiştir. Kitabında vermiş olduğu örneklerde çok acımasızca masum ve sivil insanların öldürüldüğünü ifade etmiştir. Nitekim dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Erdoğan 23 Kasım 2011 günü yaptığı konuşmada, Dersim'de yaşananlar için; "eğer devlet adına özür dilenecekse, böyle bir literatür varsa ben özür dilerim, diliyorum" demiştir. Bu acı olaydan 73 sene sonra dahi olsa devlet otoritesi tarafından böyle bir geri adım atılması; milletimizin vicdanına bir parça su serpmiştir. Dersim halkı, 1. Dünya Savaşı esnasında Ruslara karşı başarılı bir