Bu hesap ahirete kalmaz!..

Henüz bitmeyen Süper Lig'de şampiyon belli olunca heyecanın bittiğini birlikte izliyoruz. Hâl böyle olunca da spor kamuoyunun tüm dikkatleri maç skorlarından çok üç büyük kulübün başkanlarının söylemlerine çevriliyor. Dolayısı ile biz de bu haftayı sakin bir değerlendirmeyle futbol camiasında sarf edilen sözlerin yerinde ya da yersiz olduklarını yorumlamakla geçireceğiz. Mevlana'nın dizelerinden örnekle; cuma akşamıyla beraber bitti. Gitti cancağızım ne kadar söz varsa o akşama ait. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım!. Gerçeğinden hareketle Türk futbolu ile ilgili hatırlarımızda kalan son söylemleri değerlendireceğiz. Niçin Seneye aynı "şikayetlerde bulunmamak" ve "aynı sözleri sarf etmemek" için. İlk değerlendirme Kocaeli Milletvekili kardeşim Saffet Sancaklı ile ilgilidir. Evet son yasada kulüp başkan ve yöneticileri ile ilgili "dönemlerinden müteselsil sorumluluk" bizce de doğru bir çalışma olsa da ardından onlar ile ilgili sarf edilen sert ifade Fenerbahçe Başkanının da söylediği gibi "ağır oldu" be Saffet kardeşim. En azından siyaseten yanlış, keşke demeseydin kardeşim. Hemen arkasından Beşiktaş Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi'den gelen ben federasyon başkanı olabilirim ifadesi. Ol başkanım mutlu oluruz. Ya devlet başa ya kuzgun leşe misali sen 'ben adayım' de ki; herkes ayağını denk alsın. Aksi takdirde "kukla bir yönetici" oturturlar ki zararı hepinize olur. Ol ki; buna müsaade etmemiş olasın. Resmen siyasi gaf Gelelim değerli Fenerbahçe Kulübü Başkanımız Ali Bey'in 5 Mayıs Cuma günkü son basın toplantısına; haklısınız Başkanım. Bence de doğru. Lakin Trabzonspor'un şampiyonluğu ile ilgili "bu kadar eleştirinizden" çok; aynı zamanda Fenerbahçe kongre üyesi olduğunu ifade