Fenerbahçe kriz ortamını yönetemiyor!

Fenerbahçe kriz yönetemeyen bir Kulüp oldu. Psikolojik üstünlüğü hiç eline geçiremiyor ya da bunu elde edecek hareketler, hamleler yapamıyor. Trabzonspor ise tam aksine geçmişten fazlasıyla ders çıkarmışcasına buralarda hep öne geçiyor. Trabzonspor-Fenerbahçe karşılaşmaları bu ülkenin en önemli spor olayıdır; son 11 yılda yaşananlar bir tarafa bunun neredeyse 40 yıla uzanan bir mazisi de vardır. Fenerbahçe son yıllarda bu maziyi unutmuş ya da hiç önemsemiyor gibi hareket ediyor. Dört yıl önce Başkan Ali Koç'un Trabzonsporlu taraftarlar arasında izleme niyetiyle başlayan süreçte kaybeden taraf hep Fenerbahçe oldu. Ali Koç'un gerilimi düşürme gayretini bir yere kadar anlamakla birlikte her sezon tribünlerde Fenerbahçe'ye yönelik hakaret içeren pankartlar yapanın yanına kâr kalırken psikolojik üstünlük de yer değiştirdi. Futbolda rekabet vardır. Futbol rekabet üzerine oynanır. Futbolda fair play ruhunu kaybetmeden centilmenliğin ölçüsünü kaçırmamak çok önemli yönetim becerisidir. İyi yönetemediğiniz sürece büyük maç, oyun kazanamazsınız. Büyük Kulüpler mazilerindeki tarihi rekabetleri hafızalarından asla silemezler. Futbolun basit bir oyun olmadığını tekrar tekrar yazmanın anlamı var mıdır Neden bu girişi yapıyorum Dün Fenerbahçe kötü günündeydi. Dün Jorge Jesus karşılaşmanın 1. Dakikasından 9010. Dakikasına kadar kenar yönetimi açısından çok kötü günündeydi. Neden Trabzonspor çok mu iyiydi Sahada futbol adına oyunun hiçbir dakikasında pozitif bir hareket görmedik, yoktu. Çünkü mesele futbol değildi; tek hedef vardı her ne olursa olsun bu maçı kazanmak.Dakika 18 Trezeguet sarı kart gördü.Dakika 21 Maxi Gomez sarı kart gördü.Dakika 42 Bakasetas sarı kart gördü.Bundan daha iyi bir başlangıç ve senaryo olabilir mi Bu sarı kartlarla Trabzonspor'un kırılması beklenir değil mi Doğru taktik varyasyonları, sahada sakin kalan, olgun hareket eden bir takım maçı nerelere götürürdü Tam tersine Fenerbahçeli oyuncuların gereksiz hareketlerini ve peş peşe sarı kartlarını izledik. Devre tamamlanırken Crespo'nun neredeyse Trabzonspor'un köşe çizgisinde yaptığı hareket acemilik ötesiydi.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6877550;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6877550;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.trskoreruzay-gokermanfenerbahce-kriz-ortamini-yonetemiyor-6877550' });Abdullah Avcı, Fenerbahçe'nin en önemli merkezinin Crespo-Arao olduğunu çözerek tüm ağırlığını buraya vermişken, ki benzer taktiği sezonun ilk önemli maçında Lucescu da gerçekleştirmişti, Jesus yaklaşmakta olan felaketi göremedi. Crespo hem kötü günündeydi hem de baskı altındaydı. İyi bir teknik göz bu oyuncuyu 30. dakikada kenara alırdı. Jesus'un iyi bir teknik göz olmadığını söylemeye çalışmıyorum; bu belki de Portekizli hocanın da sorunu değildi, Fenerbahçe'de Jesus'a Trabzonspor karşılaşmalarını anlatacak, bilgisini verecek birilerinin eksiğini anlatmaya çalışıyorum. Geçen sezon Kim'in gördüğü kırmızı kart oyun kuralının gereği değildi; ama gösterildi. Fenerbahçe bu sezon Süper Lig'de üst üste 3. Defa bir maçı 10 kişi tamamladı ve ikisini kaybetti. Crespo'nun gördüğü kartın niteliğini tartışmaya gerek yok; ancak bu maçta sorun rakibine çıkmayan kartlardı. İlk yarı 6 kart çıkan maçın ikinci yarısının 3 kart ile tamamlanması veya ilk yarıdaki sertliğin ikinci yarıda olmadığını iddia edebilir