Denize karşı öğle mesaisi. Hafif güneş. İnce bir rüzgar. Beşiktaş maçı başlıyor. Taraftar protestoda, ortam sessiz. Aboubakar inanılmaz bir gol atıyor. Sonra biraz sağlıklı koşu. Uykun geliyor. Gözlerin kapandı. Hooop bir saat tribünde kestirdin. Ne kaçırdın; hiç!

Bu takıma nasıl 17 milyon Euro harcanmış aklım almıyor. İlk 11'de psikolojik olarak yıpranmış bir oyuncu grubu var. Oyuna sonradan giren beş oyuncu da yerli. Rashica, Colley ve Rebic'e şans verilmedi. Burak Yılmaz acaba mesaj mı verdi diye düşünüyorsun ister istemez.

Şenol Güneş'in ayrılığı ve genel kurul kararı İstanbulspor maçının önüne geçmişti. Burak hoca takımı sahaya çıkarırken "Teknik-taktik konuşacak gün değil" diyordu. Zaten taktiksel bir şey de görememiştik sezon başından beri. Şenol hoca, uzun kariyerinde ikinci kez sezon ortası istifa etmiş. Yöneticilerin Güneş'e "Bu takım senin eserin" demesine bakmayın. Belli ki kurulan bu toplama takım artık ona da pes dedirtmiş. Aboubakar'ın mucize gollerinden bir yenisi olmasa bu maç pekala 0-0 bitebilirdi.