Hani bir şey olmayacaktı

"Meğer benim ayrılışımı işçiler ve bayiler görmesin diye hafta sonu göndermiş!.." Yirmi sene önce yaşadığım enteresan bir işe giriş hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Müdür gayet pişkin cevap verdi: "Sen patrona bakma 2 gün sonra unutur dediğini, hem biz 'bir şey olmaz' diye senin ismini verdik." İşimin başına döndüm ancak içimde bir kuşku oluşmuştu. Nitekim birkaç gün sonra günlerden cumartesi, aylardan ramazan-ı şerif 'müdür seni çağırıyor' dediler. İşten çıkışım tebliğ edilince "hani bir şey olmaz, diyordunuz. Beni hiç hatam yokken attınız. Hayret ediyorum. Şirketi hırsızlıktan, huzursuzluktan çıkaran, güvenli bir çalışma ortamı sağlayan elemanı işten çıkarıyorsunuz" dedim. "Sen hiç sesini çıkarma evine git dinlen, ben 2 ay sonra seni geri işe alacağım" dedi. Bu teselli ile birlikte evime döndüm. Meğer benim ayrılışımı işçiler ve bayiler görmesin diye hafta sonu göndermiş. Hafta içinde de bayileri türlü sözlerle beni 2 ay sonra işe geri alacağını söyleyerek ikna etmiş. Bir ay sonra da hukuken kendimi savunma hakkım kalmıyormuş... Bir söze güvenip beş parasız işten çıkarılmıştım. İki ay ne arayan var ne soran... Ses seda çıkmayınca şirkete gidip durumu anlamaya çalışıyorum. Müdürüm beni geri işe alamayacağını söylüyor. Yine işsiz kalıyorum Ne enteresandır ki bayiler iki ay sonra durumu öğrenince merkeze yazı göndererek beni tekrar işe alması için patrona ricada bile bulunuyorlar. Bu bayilere gelen cevap da enteresandır. Bu mektuplardan bir tanesi