Ortaya karışık ülke futbolu!

ÖYLE bir organizasyon ki, organizasyon diyemiyoruz. Tam tabiri ne olur emin değilim ama ülkemizdeki futbolu ifade edecek tek kelime, 'sarmal.' Bile bile alınan ve sonrasında vazgeçilen her yanlış karar futbolumuzu bumerang gibi vuruyor. Lakin yine vazgeçilmiyor. "Neden bu haldeyiz" sorusuna verilen cevaplar aslında "Neden bu halde!" olduğumuzun da bir kanıtı! Herkes imtiyazının peşinde. Adalet değil, imtiyaz talep edenlerin savaşının son perdesindeyiz artık... Ya perde kapanacak ya da... SLOGANLARDAN ÖTEYE GİTMİYOR! Ülkedeki futbol gelişmiyor, çok sorunu var ve geleceği kurtarmak yerine günü kurtarıyoruz. Futbolcu yetiştiremiyoruz. Altyapıdan A Takıma yükselen oyuncuyu geliştiremiyoruz. Her anlamda devrime ihtiyaç var. Kural koyuyoruz, kaldırıyoruz. Kural koyuyoruz, uygulamıyoruz. Kural koyuyoruz, değiştiriyoruz. Ne kadar tanıdık cümleler değil mi Sloganlar, sloganlar, sloganlar... Tribüne oynamalar, popülizm kokan fantastik açıklamalar. İşte size en yakın örnek; yabancı kuralı. Hani bu sene 4 yerli olacaktı ya, yine 3'de kaldı. Nedeni mi Kulüpler Birliği federasyondan talep etmiş, geçen sezonun aynısı kalsın. Federasyonumuz da, "Kulüpler istiyor ise yapalım" demiş. Federasyonumuz bununla kalmamış, daha da ileri giderek kuralın yerli oyuncu gelişimine fayda sağlamadığından bahisle muhtemelen kaldırılacağını belirtmiş. İyi de kural konulurken söylendi bunlar! ADALET Mİ İMTİYAZ MI Geneli kulüp başkanlarından ve yöneticilerinden oluşan federasyon delegeleri, futbolun dışındakileri "gelin ülke futbolunu yönetin" diyerek seçiyor. Aslında bu durumun, kendilerini kurtarmanın en kısa yolu olduğunu bildiklerinden hak değil imtiyaz alanı yaratıyorlar. Yıllardır süre gelen "adalet" çağrılarının temelinde de bu haksız organizasyon yatıyor. Adalet değil, imtiyazı elde etme organizasyonu! VAR'ın gelişiyle imtiyazlar azalsa da, adalet hala büyük sorun olarak karşımızda duruyor. TFF "HARCA", UEFA "DUR BAKALIM" DİYOR! Gelelim limitlere... Öncelikle rakamlara bakalım. Ağustos 2022 itibariyle Beşiktaş 716,8 milyon, Galatasaray 377,5 milyon, Trabzonspor 335,2 milyon, Fenerbahçe de 295,4 milyon lira zarar beyanında bulunmuş. Yine aynı tarih itibariyle dört takımın toplam borcu 16,27 milyar TL. Peki Türkiye Futbol Federasyonu ne yapıyor Bankalar Birliği anlaşmasına binaen kulüplere, yıllık bir harcama limiti belirliyor. Harcama limitlerine baktığımızda Trabzonspor, Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe'ye tanınan hak 800 milyondan 1,5 milyar TL'ye kadar uzanıyor. Ülkemizde durum böyle iken UEFA, 'har vurup harman savurmaya' elbette 'dur' diyor! Geçtiğimiz günlerde UEFA, Finansal Fair Play kapsamında Beşiktaş ile anlaşma imzaladı. Fenerbahçe ve Trabzonspor'u ise izlemeye aldığını açıkladı. Siz hiç Türkiye Futbol Federasyonunun kendi belirlediği harcama