Yazdı, çizdi, çekti... Erden Kıral

Toplumsal sorunlara duyarlı bir yönetmendi...SİNEMAMIZIN 100 yılı aşkın serüvenine baktığımızda emekleme ve ayağa kalkma, sonra da büyüme süreçlerinde favori olan tür melodramdı. Evet, arka plan 'sınıfsal'dı ama işin içinde aşk olunca 'Yeşilçam'a göre aşılmayacak dağ, yıkılmayacak ekonomik duvarlar yoktu! Büyük kente göçün yarattığı sorunlarla filizlenen kimi meseleler ve komedi formatındaki popüler filmler de melodramın yanındaki sacayaklarıydı. Daha önce, yine Hürriyet sütunlarındaki bir başka yazıda altını çizdiğim gibi takvim yaprakları 60'ların ikinci yarısını ve 70'leri gösterirken, kendi 'Yeni Dalga'sını arayan, dünya görüşü olarak daha çok 'sol'da yer alan o dönemin genç sinemacıları toplumsal sorunları bazen güçlü romanların adaptasyonlarıyla, bazen de etkili senaryoların yansımalarıyla perdeye taşıdılar...ÖĞRENCİLİĞİNDEN BERİ...Haberin DevamıBu kuşağın öncüleri arasında Yılmaz Güney, Zeki Ökten, Şerif Gören, Erden Kıral, Ali Özgentürk gibi isimler vardı ve onlar genel bir çerçevede 'İtalyan Yeni Gerçekçiliği' çizgisinde seyreden yapımlara imza atıyorlardı. Pazar günü aramızdan ayrılan Erden Kıral ise aynı zamanda sinema üzerine kalem oynatmış, fikir üretmiş, sonra da kamera arkasına geçerek kimi dönemeç yapıtlarla akıllarda yer etmiş yaratıcılarımızdandı. 1942 Gölcük doğumlu sanatçı İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Seramik Bölümü'nü bitirmişti. Öğrenciliği sırasında kimi filmlerde asistanlık yaptı, reklam ajansında çalıştı. Sonrasında 'Gerçek Sinema', 'Çağdaş Sinema', '7. Sanat' ve 'Güney' dergilerinde yazı yazdı, yöneticilik görevlerini üstlendi. 'Kumcu Ali Yaşar' adlı orta metrajıyla yönetmenlik serüvenine atıldı.'BİZİ SİNEMATEK YETİŞTİRDİ''1978'de 'Kanal'la başlayan uzun metraj cephesinde ise 'Bereketli Topraklar Üzerinde', 'Hakkâri'de Bir Mevsim', 'Ayna', 'Dilan', 'Av Zamanı' sonraki duraklarıydı. Kariyerindeki en iyi önemli yapıt, Ferit Edgü'nün 'O' adlı romanından uyarlanan 'Hakkâri'de Bir Mevsim'di. Başrolünü Genco Erkal'ın üstlendiği, kadrosunda Rana Cabbar, Erol Demiröz, Berrin Koper, Şerif Sezer, Macit Koper ve Erkan Yücel gibi isimlerin de yer aldığı filmin senaryosunu Kıral, Onat Kutlar'da birlikte kaleme almıştı. Politik nedenlerle sürgüne gönderilen bir öğretmenin, Hakkâri'nin bir köyünde yöre gerçekleriyle tanışarak yaşadığı dönemi anlatan yapım Berlin Film Festivali'nde 'Gümüş Ayı' ödülü alırken ülkemizde 'Sıkıyönetim'in gadrine uğradı ve uzun süre gösterimi yasaklandı. Erden Kıral, 1993'te Halikarnas Balıkçısı'nın hayatından kesitler aktaran 'Mavi Sürgün'ü çekti. Ağustos 92'de çalıştığım Antrakt dergisi için Turgut Yasalar'la birlikte kendisiyle 'Mavi Sürgün' üzerine uzun bir söyleşi gerçekleştirmiştik. Söz konusu röportajda Kıral, mesela şu ilginç tespitlerde bulunuyordu: "Biz Sinematek'le yetiştik, şimdiki kuşaklar İstanbul Film Festivali'yle yetişiyor. Sanıyorum festival seyircileri arasından çok önemli sinemacılar çıkacak. Bizim kuşaktan da önemli sinemacılar çıktı. Sinematek'te klasikleri, bütün o siyah-beyazları seyrettik ve öyle yetiştik. Şimdi de festivalde Avrupa'da, dünyanın her yerinde çekilen en iyi filmler gösteriliyor ve dolayısıyla sinema yapmak isteyen gençler bütün bunları alıyor." Gerçekten de bugün sinemamızda üslup sahibi birçok yönetmenin bilgi