Sen ne büyüksün Allah'ım

Sarımsak görmüş vampire döndüler. Akıl alır gibi değil. Neymiş Enkazdan biri kurtarıldığında 'Allahu ekber' deniyormuş. Derdine bakar mısın Siyasal İslam'ı çağrıştırıyormuş! Terör örgütü sloganıymış! Tek kelimeyle korkunç! Enkazdan çıkan da Allahu ekber diyor. Ne diyecek 'Başıma bir örtü verin' diyen de var. Ona cevaben 'senin imanına kurban olayım' diyen de. Elhamdülillah, maşallah diyen de var. Mucize çünkü. O enkazın içinden günler sonra sağ çıkarılmış, sağ çıkmış. Her iki saatte bir annesinin emzirmesine ihtiyacı olan bebek de çıktı günler sonra. Hem de sağ salim. Gözlerinin içi gülüyordu. Nasıl demeyeceğiz şimdi 'Ey Allah'ım sen ne büyüksün' diye. Ne büyüksün sen Allah'ım! 'O bebekleri, o çocukları melekler korumuş' diyor birileri. Kıyamet kopuyor sonra! Böyle bir şey nasıl denirmiş! İlime, bilime aykırıymış. Yuh olsun yahu! İki Allahu ekber arasındadır Müslüman'ın hayatı. Önce kulağına okurlar, sonra da ardından. Sevindiğinde, üzüldüğünde, şaşırdığında, namazında, kurbanında... Böyledir Müslüman'ın hayatında. Bilmezsin sen! Ama karışma bari. Uzak dur, sus! 'Enkazdan çıkarılan travma yaşarmış'! Tam 209 saat sonra bitkin bir halde enkazdan çıkarılan 'Fatma' hanım nefesi yetmediği, takati kalmadığı halde iki elinin işaret parmağıyla 'Allahu ekber' diyor sedyenin üzerinde. 'Allah'ım sen ne büyüksün' diyor. 'Bu enkazın altından 209 saat sonra sağ çıkardın beni, sana şükürler olsun' diyor. Ne travmasından bahsediyorsun sen Allah muhafaza! Ülkeyi yönetiyor olsa, 'Allahu ekber, maşallah, elhamdülillah' diyen kurtarma ekiplerini enkaz başından polis marifetiyle toplayacak! Yapar mı Yapar! Vallahi