Alın size Millet İttifakı'nın adayı

Erdoğan 2023 seçimlerinde karşısına kimin rakip olarak çıkmasını ister Kılıçdaroğlu'nu mu, İmamoğlu'nu mu, Yavaş'ı mı Şu sıralar böyle bir mesele tartışılıyor. Sanırım Erdoğan açısından çok boş ve gereksiz bir tartışmadır. Geçen akşam CNN'deki yayında söyledim bir kez de burada tekrar edeyim. Tanıdığımız Erdoğan 'topunuz gelin' der. Zaten de öyle olmayacak mı CHP, HPD, İP, DEVA, GELECEK, SAADET. Hepsi ve daha fazlası 'Yurtta sulh, cihanda sulh' mottosuyla Erdoğan'ı devirmeye azmetmiş. 15 Temmuz öncesi Akşener'in meydan meydan 'Yurtta sulh cihanda sulh' diye boy göstermesi tesadüf olmasa gerek. Yahut yine Kılıçdaroğlu'nun dişçi koltuğunda Pensilvanya ile yaptığı telefon görüşmesini 'Yurtta sulh cihanda sulh' diye sonlandırması. Sonra ne gördük 15 Temmuz gecesi İşgalciler 'Yurtta sulh cihanda sulh' adında bir konsey oluşturmuş. Dikkat edin bugün bu slogan hala cari. Karabağ işgalden kurtarılırken, CHP'nin kerli ferli isimleri 'diplomasi' türküsü söyleyerek operasyona karşı çıkmamışlar mıydı Yahut Ali Babacan Ya Libya'da Peki Suriye'de Hatta Kuzey Irak'ta Kılıçdaroğlu iktidara geldiğimizde 'dış politikamızı 180 derece döndüreceğim, ABD ile ilişkilerimizi düzelteceğim' derken ne demiş oluyor Peki ya 'Doğu Akdeniz'de ne işimiz var' derken Atatürk 'yurtta sulh cihanda sulh' derken başka bir şey söylüyordu. Bir gün uzun uzadıya anlatırım. Ama bunların yurtta sulh cihanda sulh anlayışı teslimiyetçilikten öte bir şey değil. Suriye'de bir terör devleti kurulmasına müsaade etmenin adı olmuş yurtta sulh cihanda sulh! Doğu Akdeniz'de Yunan tezlerine teslim olmanın adı olmuş yurtta sulh cihanda sulh. Karabağ'da Ermenilerin