Saray'ın, bankacılığa sırtımızdan kazanç kıyağı..

Size öncelikle siyaseten iktidarları sürecinden hiçbir sorumluluğu söz konusu olamayacak son Ecevit koalisyon hükümetinin, 1970'li yıllardan bilimsel olarak kanıtlanmış, ancak üst üste iktidara gelen sağ, liberal iktidarlarca yürürlüğe sokulmayan dayanıklı beton yönetmeliğinin yürürlüğe girmesinin geciktirilmesi baş etken, büyük yıkımlı Sakarya depremlerinin sonrası yaşamak zorunda kaldığımız ekonomik krizlerin sonuçlarını anımsatmam gerekiyor.Ünlü bankalar krizi, iflaslarının, ardından Amerika'dan gönderilen ekonomi danışmanı Kemal Derviş'in operasyonları ile halkın sırtından çıkarılan ağır yüklü bedellerin, dudak uçuklatan yoksullaşma, yoksunlaşma, enflasyon, ekonomik krizin bedelleri yaşamış kuşakların bilinçaltına kazınması ile, yeni kuşakların da belleklerine kazılı. MHP'nin bugünkü başkanı koalisyonu yıkan tuğlayı duvardan çekivermişti. Gerçeğinde Amerika Irak, Afganistan, bölge işgalleri için yandaş yeni iktidar ittifakının planlarını sahneye sokmuştu.Ne ilginçtir ki Ecevit, hükümetinin düşürülmesinden sonrasında, iyleşmesi ile sabit olduğu üzere, ilaçlarla ağır hasta konumuna düşürülmüşken bile, Erdoğan liderliğinde hazırlanan kurulacak hükümetin o tarihlerde ittifak yapmayı seçtiği Fethullah Gülen ittifakı ile, Amerika'nın çok sayıda Güneydoğu'da yeni üsler kurması, işgali Kuzey'den de kolaycı yürütmesi üzerinden verilen "tezkere" sözü üzerinden kurgulanan senaryo yürürlüğe sokulmuştu. Hükümet kurulmadan çok önce Amerikalı askerler donanımlı, Güneydoğu'da ayrılmış üst topraklarına yerleşmek üzere gemilerini boşaltmaya koyulmuşlardı. Özeti açlıkla, yoksullaşma ile yüz yüze kalan seçmen halkımızın büyük çoğunluğu Ecevit'i saygı, minnet duysa da kendi yaşamı adına, tek çözüm olarak pazarlanan Erdoğan liderliğinde kurulacak iktidar ittifakına oy vermeyi seçmişti.Kıssadan hisse, yaşanmışlıkların deneyimleriyle, halkın siyasal değer yargılarının açlık karşısında bir kenarda kalacağı gerçeği çok çıplak algılanmıştı. Saray'ın, Meclis'i bir kenara atıp, kararnamelerle ülke yönetme kolaylığında, dünyanın bir benzeri olmayan ucube başkanlık rejimi gücüyle çıkarılmış Bankalar Yasası içindeki tuzakları bileniniz var mı Ülke çapında sayısız ekonomi, bankacılık otoriterine danıştım. Kuşkusuz yasayı ayrıntıları ile biliyorlar. Ancak vatandaşlar üzerinden kaçınılmaz gelebilecek bir krizin iktidarlarını riske sokmaması uğruna, bal gibi de ince kazıklar atılarak bankaların nasıl ek gelirlerle korunduğunu, üstelik yasalara uygun olarak yüksek kazançlar elde edebildiklerinin sırlarını başınıza gelmeden keşfetmek nerede ise olanaksız.Bankalarda kredi kartları olan insanlar, gerçeğinde bir-iki yıl içinde kullandıkları anaparaların