23 Nisan'ın, hakkını vererek çocuklarla paylaşmak..

Cumhuriyet Vakfımızın üyesi, hukuk büromuzun başkanı Turan Karakaş'ın gelirini de Cumhuriyet Kitap'a bağışladığı iki çocuk kitabının birden tanıtımını Kitap dergimiz için yazarken "Yunus" tadında şiir dilinin altını, torun torba sahibi bir babaanne olarak sevinçle paylaşmıştım. Sonuç olarak da en küçük yaşlardan lise öğretimi sonuna kadar çocukları olanlar için, hepsine birden geçerli olmak üzere bu iki kitabı birden alıp paylaşmalarını, kendi torunlarımdan gözlemlerimle aktarmıştım.Tüysüz, soğuk-sıcak havalardan etkilenerek acılar içinde yaşayan, ancak doğa sevgisi çok yüksek keçinin, şiir dili ile yazılmış masalı, sevgi dolu yüreğinin gösterdiği yollardan yürümesi ile sorunlarından, acılarından kurtulmasının öyküsü, biz büyükler için bile çok etkileyici, büyüleyici.. Arkasından ikinci şiir kitabı ile, 23 Nisan'ın çocuk bayramı olabilmesinin meclislerin bütünlük içindeki çalışmalarından tarihinin de yazılması geliyor ki tarihe meraklı olanların bile bilgilerini tazelemeleri anlamına gelebiliyor. Ayrıca her yaştan çocuğun her eğitim sürecine dönük olarak şiirlerini bulup okuyabilmelerine yarıyor.Bugünü "23 Nisan"ı çocuklarına, torunlarına anlatmak, sevdirmek, paylaşmak isteyenlere öneririm. Elbette ekonomik darboğazın dibine bulaşmış büyüklerimiz için, çocukları, torunlarını yokluk içinde mutlu etmeye dönük çözüm arayışları da gerek. Bulunduğunuz ilin merkezindeki etkinliklere gidebilmenin aileye dönük ekonomik maliyetleri ürkütüyorsa, ilçenizin sınırları içinde, yürünebilecek alanlarda yapılacak etkinliklere birlikte gidebilir, paylaşabilirsiniz. Hem siz hem de çocuklarınızı, torunlarınızı mutlu etmenize, birkaç güzel saati paylaşabilmenize yarayabileceği kesin.Birinci öykü, kitaptan başlamanızın en büyük yararı, Mustafa Kemal Atatürk'ün, laik Cumhuriyetin kurucusu olarak çıkış yolunu kuru kuruya anlatmanın çok ilerisinde, zevkle algılatmaya yarayabilir. Ne de olsa Mustafa Kemal Atatürk, aydınlanma önderimiz, onca acılı savaşım, ödenmiş bedellerin sonrasında, rahatına, keyfine bakmak yerine, Ankara'nın bozkırında Atatürk