"Adil Düzen" eleştirisi için yapılan gizli toplantı

Hayrettin Karaman, hayatı ve hatıratlarını anlattığı "Bir Varmış Bir Yokmuş" kitabında Erbakan Hoca'nın, Türkî Cumhuriyetleri gezisine katılışından bahsetmekte, gezide gördüğü eksikliklerden, Erbakan Hoca'nın toplantıya geç gelmesine imalı göndermelerden sonra sözü Adil Düzen'e getirmekte ve şöyle demektedir: "Erbakan Hoca tarafından adil düzenin, '120 profesör tarafından hazırlandığı devamlı söylendi', hâlbuki gerçek böyle değildi, ortada böyle bir ilim adamları gurubu yoktu, adil düzen Süleyman Karagülle ve birkaç arkadaşı (talebesi de denebilir) tarafından hazırlanış ve Erbakan Hoca'ya empoze edilmişti. (cilt: II, s. 334). Adil düzen adıyla ortaya konan sistemin din, ekonomi, yönetim, ilim, eğitim, hukuk bölümleri çok tartışma götürür fikir ve kanaatlerden oluşmaktadır. Bunların sistemli ve programlı olarak erbabınca tartışılması ve değerlendirilmesi gerekiyor. Bu sistemin bana göre hatalı tarafları dışında bir de uygulanamazlık vasfı var" (s. 335). pushfn('ads'); Karaman, "Erbakan Hoca tarafından adil düzenin, '120 profesör tarafından hazırlandığı devamlı söylendi', hâlbuki gerçek böyle değildi, ortada böyle bir ilim adamları gurubu yoktu, adil düzen Süleyman Karagülle ve birkaç arkadaşı (talebesi de denebilir) tarafından hazırlanış ve Erbakan Hoca'ya empoze edilmişti" demekte bilgiç bir edayla. Ancak, Erbakan Hoca böyle söylüyorsa bu muhakkak doğrudur. Karaman'ın bunu anlamamış olması normaldir. Karaman'ın Adil Düzen'in uygulama vasfı olmaması iddiası vehimdir. Hele "erbabınca tartışılması ve değerlendirilmesi gerekir" cümlesindeki "erbap"tan kastı kendisi olmalıdır. Zira kitabın ilerleyen bölümlerinde kendisinin ve toplanan ekibin ayrı ayrı Adil Düzen eleştirisi kaleme aldığından bahsedecektir. Karaman, Adil Düzen hakkındaki önyargılı tutumunu kimlerle paylaştığını şöyle anlatmaktadır: "Bu düşüncelerimi başta Sabahattin Zaim hoca olmak üzere seyahate katılan ilim adamlarıyla da paylaştım. Bunları işiten Tayyip Erdoğan, Azmi Ateş ve Feyzullah Kıyıklık bize şöyle bir teklif ile geldiler: Biz size zemin hazırlayalım ve sekreterlik hizmeti sunalım, siz de uygun gördüğünüz ilim adamlarını toplayın ve 'adil düzeni tenkit masasına yatırın', sonucu bir rapor halinde getirin, Erbakan Hoca'ya götürelim, gereğinin yapılması için çaba sarf edelim. pushfn('ads'); Teklifi kabul ettik, İstanbul Aksaray'daki Hanedan Lokantası'nın üst katındaki müstakil salonda toplantılar yaparak bir yıla yakın çalıştık. Katılanlar arasında Sabahattin Zaim, M. Akif Aydın, Mehmet Yazıcı (muhasebe profesörü), Ahmet Tabakoğlu, Ömer Dinçer, İrfan Gündüz, Raşid Küçük, Kerim Aytekin, Mehmet Erdoğan, Nazif Gürdoğan, Ruşen Gezici, Faruk Beşer, Abdülaziz Bayındır vardı. Bu arkadaşların her biri, kendi ilim dalları açısından adil düzeni incelediler ve ferdi tenkit raporları hazırladılar; bu raporları müzakere ettik, sonra bir müşterek 'tenkit raporu' yazıldı. Tayyip Bey ve arkadaşları, 'Eğer bir de teklif (alternatif düzen) raporu hazırlamazsanız hoca bunu bir kenara atar' dediler. Biz de, 'İdeal bir teklif raporu bugünden yazılamaz, yazılsa faydası olmaz, mevcut şartlarda olabileceklerin en iyisi manasına bir çerçeve teklif raporu yazılabilir' dedik. 'Olur' dediler, o da yazıldı. Bunlar bir üst yazı (mektup) ile Erbakan Hoca'ya iletildi. Hoca bir süre eski 'adil düzen'den söz etmedi ama sonra yine özellikle ekonomik kısmını benimseyerek anlatmaya devam etti. O günlerde raporların dışarıya sızmaması için karar aldık ve buna uyduk. Şimdi aradan yıllar geçti ve bu hatıralarda bazı münferit raporları (kısmen de olsa) bilgilerinize sunuyorum" (s. 336) demektedir. Toplantıyla alakalı birkaç hususun altını çizmek gerekir: 1-Karaman'ın "Adil Düzen" eleştirisi için yapılan toplantıyı saklaması ve aradan yıllar geçtikten sonra ifşa etmesi elbette stratejik bir harekettir. O günlerde Refah Partisi