Gençlerimizin feryadını duyabiliyor muyuz

Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara, hayatına kıyarak, başta ailesini ve arkadaşlarını ama aslında tüm Türkiye'yi yasa boğdu. Allah onu iyilik ve güzelliklerle karşılasın, sevincini yitirmiş ruhuna sükunetler indirsin. Şimdi derin bir uykuya dalmış halde, daldığı alemde hoşnutluklar onunla olsun... Ailesine ve sevenlerine sabırlar diliyorum... Bir ölümün ardından suçlama yapmak, belki de ilk akla gelenlerden bizim toplumumuzda, ama biz bu genç ölümünden ibretler alarak başka fidanların solmaması hakkında zihin ve yürek yormak zorundayız... Öncelikle yemeyip yedirdiğimiz, giymeyip giydirdiğimiz servilerimizin, elbette ki yüzlerinin solmasını istemeyiz. Evlatlarımız bizim hayat gailemiz. Enes'in anne babası da doktor olacak evlatlarını öyle zannediyorum ki en güzel günlere hazırlamak isterlerdi... Ama olmadı...Çocuklarını büyütmüş bir insan olarak anne babalara en samimi tavsiyem, onları evden ve kendilerinden uzaklaştırmamaları, şayet okul dolayısıyla evden uzağa ayrılmaları gerekiyorsa da o ev kapısının onlara her an açık olduğunu hissettirmeleri ve çocuğun rızasına uygun, rahat edebileceği bir yurt veya ev ortamına geçmesini sağlamalarıdır. Bu konuda gencin rızası çok önemli... Elbette her anne-baba, okumak için evden ayrılıp başka şehre giden evladını merak edecektir, elbette kalbi çarparak, çocuğunu ancak emniyet ettiği, güvenebildiği çevrelere yönlendirebilecektir. Ama tavsiyem odur ki, çocuğunuzun rızasını ve yurt koşullarını, isterse altın kaplamalı yurtlara gitsin, sakın takip etmeyi unutmayın... Dünyada da ülkemizde de, yardımlaşa konusunda muhafazakar kesimler her zaman daha istekli, daha müteşebbistir. Avrupa'da ve ABD'de, yardımlaşma ve öğrenci bursları, öğrenci yurtları konusunda muhafazakar çevreler, kiliseler, rahibe dernekleri, Hristiyan gruplar çok faaldir... Ülkemizde de mütedeyyin kesimin hayır amaçlı olarak yardımlaşma, burs ve yurt konusunda faal olduğunu biliyoruz. Sadece dini gruplar değil, eğitim konusunda duyarlı sivil toplum örgütlerinin de öğrenci yurtları var. Gençlik ve Spor Bakanımız Dr. Mehmet Kasapoğlu'nun ifadesiyle; son 19 yılda, 2002-2021 yılları arasında 190'dan 778'e yükselen yurt sayısı ve 182 binden 730 bine yükselen bir kapasite söz konusu. Ayrıca, 25 Kasım 2021 tarihi itibariyle 49 vakfa ait 349 yurt bulunmaktadır'...Enes Kara kardeşimize ait dramın ardından hem mütedeyyin kesim, hem de dindar insanlar çok ağır bir töhmet altına girdik. Kötü maksatlı sataşmalardan hiç bir tarafa herhangi bir kazanç gelmez. Biz kendi yaptığımız işlere odaklanarak, kendi nefsi muhasebemizi yapabilmeliyiz. Kendimize ciddi olarak soracağımız şey, gençlerimize niçin ulaşamadığımızla ilgili olmalıdır mesela. Küreselleşmenin kapitalizmle kol kola geçerek baskısını boğarcasına artırdığı bir demde, sanal alemin içinde katmerli bir tekilleşmeye ve yalnızlaşmaya mahkum olan bu genç fidanlar, Enes Kara kardeşim izin söylediği kilit bir cümleyi çok sık telaffuz ediyorlar: 'Yaşam isteğini kaybetmek, yaşama sevincini yitirmek, enerjinin tükenmesi, can sıkıntısı, bıkkınlık...' Gençlerimizin ruhlarını emen bu karamsarlığı kovabilmeyi, güneşin yeniden açmasını nasıl sağlayabiliriz Siyasi partiler gençlik toplantıları yapıyorlar. Kendi sempatizanlarıyla. Sivil toplum örgütleri, vakıflar, dernekler gençlik faaliyetleri düzenliyorlar, kendi müntesipleriyle... Rock gruplarının