Büyük acıların dili olmaz

"Küçük acılar konuşabilir, büyük kederler ise dilsizdir" der Seneca. Ne kadar tarif etmeye, acının dili olmaya hatta anlamaya çalışsak da mümkün değil depremle gelen acıların bizler tarafından tam anlaşılması ve dile getirilmesi. Nasıl "açılmamış kanatların büyüklüğü bilinemez" ise yaşanmamış acıların hissettirdiklerinin ve büyüklüğünün kestirilmesi imkansızdır zaten.Birkaç haftadır yazmıyorum, daha doğrusu yazamıyorum. Ne yazabilirdim ki Ne yazsam eksik kalacak gibi hissediyorum. Yaşamadığımız (ve umarım bir daha hiçbirimiz yaşamayız) bu kadar büyük bir felaket için ne desem az, eksik belki de komik kalacaktı. Deprem uzmanı da değilim, afetler konusunda derin bir bilgiye de sahip değilim. Yardımlaşma, dayanışma, organize olma konusunda var az biraz tecrübem. Bildiğim kadarıyla elimden geleni yapmaya çalışmakla geçti günlerim. Yetkinliklerim neye el verdiyse onu yapmaya çalıştım. Görünenin ötesinde dile gelmeyen o büyük kederleri işitebilmeyi denedim. Hayatla, gerçeklerle yüzleştim. Acı çektim, yas tutum. Hiçbirimiz için olmadığı gibi benim için de kolay olmadı. Çokça sustum, bolca düşündüm, elimden geldiğince organize bir şeyler yapmaya çalıştım.Suçlu-lar kim-ler Neden hatalarımızdan ders almıyoruz Deprem kuşağında yaşayan bir ülkenin depreme bu kadar hazırlıksız olması Deprem vergilerinin nereye gittiği On binlerce insanın göçük altında kurtarılmayı beklerken ölümüne tanıklık edişimiz. Siyasetin karanlık tarafını ile yüzleşmemiz. Yapılan yüzlerce ihmal Sosyal medyada ya da whatsapp gruplarında yardım showlarının yapılması. İyi insan olmak mı, organize olmak mı kargaşası Ya başta İstanbul olmak üzere İzmir'de böylesi büyük depremlerin olma olasılığında yaşanacaklar! Fırsatçılar, yağmacılar, hırsızlar, ayaklanmalar, tecavüzcüler tsunami tehlikesi, yanardağı, artçısı Öte yandan hiçbir şey yokmuş gibi güle oynaya paylaşım yapanlar. Tüm bunlar için söylenebilecek ve bu köşeye sığacak kısa cümlelerim yok ama başka şeyler söylemeyi deneyeceğim.Çok zor günlerden hatta sınavlardan geçtiğimiz kesin. Bu seferki sınavımızda öyle hafif sınavlar değil.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6912762;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6912762;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlarsezin-sivribuyuk-acilarin-dili-olmaz-6912762' });Dersini almayan insanoğluna her defasında daha ağır yeni bir sınav gönderiliyor ve biz hiçbir sınavı layığı ile veremiyoruz artık. Üstelik sınavlar sadece bize veriliyor (büyük oranda başkalarının suçları) sanıyoruz, oysa kendi yaptıklarımızdan da kaynaklananların olduğunun farkında değiliz; kendimize yapıyoruz, başkalarına yapıyoruz, doğaya yapıyoruz ve yaptığımız ya da yapmadığımızın her şey bize çok daha büyük bir kaos olarak, sınav olarak geri dönüyor.Kelebek etkisi, Edward N. Lorenz'in çalışmalarından biri olan Kaos Teorisi ile ilgilidir. Bir sistemin başlangıç verilerindeki küçük değişikliklerin büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilmesine verilen addır. Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, ABD'de fırtına kopmasına neden olabilir. Bir kelebeğin kanat çırpması, dünyanın yarısını dolaşabilecek bir kasırganın oluşmasına neden olabilir. Yani Kelebek Etkisi de aslında bize daha çok yaratılan bir kaosun büyüyerek artmasını ifade eder. Ve o kaos