Teyitli bilgi: Masayı Akşener devirmedi!

Yemin ediyorum hiç şaşırmadım yaşananlara Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığında inat etmesi durumunda tablonun bu şekil alacağını görüyordum. Ama görmediğim bir şey de vardı. O da, Kemal Bey'in böyle bir hamleyi yapacağıydı. Açık söyleyeyim, Asla ihtimal vermedim. Evet çok arzuluyordu aday olmayı Çok istekliydi. Adı üzerinden yapılan tartışmalardan da hoşnuttu ama nihayetinde çok iyi bir hesap uzmanıydı Kılıçdaroğlu ve goygoycu anketçilerin gazına gelmeyeceğini ve adını asla masaya götürmeyeceğine inanıyordum. "Hele hele bu kaygıyı sürekli dile getiren ve adaylığına mesafeli olan masadaki en büyük ortağına rağmen hiç yapmaz böyle bir şey" diyordum. Ama yanıldım. Maalesef Kemal Bey benim kendisinden beklemediğim çok çok büyük bir hata yaptı. Ve bu hatasının sonucunda da 1 yıldan fazladır muhalefetin umudu olma konusunda irade gösterdikleri düşünülen masa darmadağın oldu. Her taraf için büyük hüsran yaşandı. Ancak yaşanan bu hüsranda, gelinen bu noktada, krizde Meral Akşener'i sorumlu tutan bakış açısına katılmıyorum.. Hiç kimse kusura bakmasın Akşener iyi bile tahammül etti Bu arada yansıyan var kamuoyuna ama bir de yansımayanlar var. Mutlaka birgün hepsi dökülecektir ortaya ama emin olun onun yerinde başka bir lider olsaydı çoktan yakmıştı gemileri. Neler yaşandı neler Ama buna rağmen "Kol kırılır içinde kalır" anlayışından hareketle susmayı yeğledi Meral Hanım. Boşuna kalp ritmi bozulup da acile kaldırılmadı kadıncağız. TEHDİTLER, HAKARETLER, SALDIRILAR En son görüşmemiz Diyarbakır'daydı Sadece ben değil. Benimle birlikte olan diğer tüm gazeteci arkadaşlar da şahit oldu. Çok morali bozuktu. Yaşadığı kırgınlıklar, üzüntüler psikolojisini altüst etmişti. HDP'liler dahil, Meral Hanım'a yönelik o sistematik saldırıların Kemal Bey'in çevresi tarafından organize edildiğini Meral Hanım gayet iyi biliyordu. Öfkesi, agresyonu bunlara aslında. Ve durmuyorlardı. Sürekli bir yerlerden ateş açılıyordu sinirleri bozulsun diye. Yaşar Okuyan'ın söyledikleri Yenilir yutulur şeyler değildi. O olay bile, tek başına masadan kalkması için yeterli bir sebepti bana göre. Ne demek istediğimi anlamanız için şu son 2 günde Kılıçdaroğlu'nun çevresindeki o hot zotçu, Türkiye'yi kendi dar çevrelerindeki militanlardan ibaret görüp, kendi dışındakilere emrivaki ve dayatma yapan, küstah, saygısız ve hemen suçlamaya geçen güruha bakmanızı rica ediyorum. Bakın lütfen ve bunlarla yol yürümenin ne demek olduğunu siz takdir edin! Ben sabrını takdir bile ettim. Hatta son görüşmemizde o halini görünce, "Nasıl katlanıyorsunuz bütün bunlara" diye bizzat sordum. "Mecburum çünkü ben taşın altına elimi değil, gövdemi, hayatımı koydum. Milletime söz verdim. Direneceğim ve bu masanın kazanma olasılığı en yüksek olan adayla yola çıkması için de elimden geleni yapacağım." şeklinde cevap vermişti. İnanıyordu da sonunda bunun olacağına. Tabii böyle düşünmesinin asıl sebebi Kemal Bey'in aday olacağına dair bırakın kamuoyuna falan net bir açıklama yapmasını ya da 11 defa toplanılmış masada dile getirmesini Defalarca gerçekleşen kah ikili, kah ailece sohbetlerde de asla konu etmemiş olmasıydı. Yani aslında Meral Hanım'da ben gibi, Kemal Bey'in eninde sonunda sağduyusu ile hareket edeceğine ve tarihi bir seçimi kaybetmeyi göze alamayacağına ve adını asla masaya getirmeyeceğine kanaat getiriyordu. ÇOK SİNSİ BİR OYUN KURULDU Fakat öyle değilmiş arka bahçede yapılan planlar. Meğer Kemal Bey'in adını masaya ısrarla getirmemesinin ve hatta masada bu konunun tartışılmasının defalarca önünü kesmesinin nedeni, bir son dakika golü atma niyetindenmiş. Çok sinsi bir plan tezgahlandı Meral Hanım'a karşı... Meğer adayın kim olacağının konuşulmamasının nedeni "Aday yıpratılmasın!" falan filan değil, geri dönülmez bir noktadayken, golü 90'dan çakmak içinmiş! Korkunç bir art niyet. Büyük kötülük. Fakat evde yapılan bu kötülük planı, çarşıda tutmadı. Planı yapanlar, o son dakikada Meral Hanım'ın itiraz edemeyeceğini düşünmüşlerdi. Mecburen el vereceğini, vermek durumunda kalacağını hesap etmişlerdi. Ama olmadı! Meral Hanım son toplantıda kurgulanan oyunu gördü ve çok güzel bir şekilde de bozdu. Toplantıda yaşananlar yansıdı kamuoyuna ama ince detaylar var üzerinde tartılışılmayan. Mesela ben şunu çok merak ediyorum. TEMEL KARAMOLLAOĞLU'NA SORULARIM VAR! Toplantının ev sahibi Sayın Temel Karamollaoğlu, açılış konuşmasında: "Artık isimleri konuşma vakti geldi. Ben önce sözü Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal'a vermek istiyorum. Çünkü içimizde kamuoyuna bir isim zikreden sadece Gültekin Bey. Ondan başlayalım" diyor. Soruyorum Temel Bey'e İlk yorumu, görüşü neden önce en büyük oy oranına sahip ve dahası o masanın kuruluş fikrini ortaya atan partinin lideri Kılıçdaroğlu'ndan almak istemediniz de O masada en küçük parti olan Demokrat Parti Genel Başkanınından istediniz. Lafı hiç uzatmadan Kemal Kılıçdaroğlu'na getirmek için mi Gültekin Bey Kemal Bey'in adaylığını istediklerini söyledikten sonra ne yaptınız peki "Evet Biz de Saadet Partisi olarak aynı şeyi düşünüyoruz. Aday Kemal Bey olmalı" dediniz. Sonra Sayın Davutoğlu'nun, sonrasında da Sayın Babacan'ın fikrini, daha doğrusu onayını aldınız. (Bu arada CHP Liderine hiç sormadınız bile; "Kemal Bey aday olmak istiyor musunuz" diye) Ve ancak en sonunda Meral Hanım'a döndünüz. Neden en son ona sordunuz Neden ilk değildi Ya da neden arada değildi Çünkü emrivaki ile şunu yapmaya çalıştınız: "Bakın biz 4 lider Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday olmasını istiyoruz. Siz de artık itiraz etmeyin! İmzalayın şu metni ve bitsin artık bu iş!" Yani değerli okurlarım O son toplantıda bir kurgu planlanmıştı ve Meral Hanım da nezaketle, siyasi etikle bağdaşmayan bu kurguyu, oyunu gördü ve daha oracıkta tavrını gösterdi. "Ben böyle bir onay veremem. Partimin yetkili kurullarına danışmam lazım. Bu arada neden sadece Kemal Bey'in ismini konuşuyoruz. Bizim yaptığımız araştırmalar var. Bağımsız kamuoyu araştırma şirketlerinin yaptığı araştırmalar var. O araştırmalarda Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'nun toplumda karşılığı çok yüksek. Madem bir karar vereceğiz. Bu isimleri de konuşalım ve hatta varsa başka öneriler onları da konuşalım!" diyerek kurguya rest çekti. Ama tabii bu restin geleceğini de hesaplamışlardı diğer liderler ve bu reste karşılık Kemal Bey: "Onları hiç konuşmayalım Meral Hanım. Onlar görevlerine devam edecekler. Siz de bu metne imza atmıyor iseniz o zaman biz 5'li olarak açıklama yaparız!" İşte o an Meral Akşener için büyük anmış anladığım kadarıyla. Ben olsaydım Anında tasımı, tarağımı toplayıp kalkardım o masadan. Çünkü çok kaba, çirkin, kötü bir muamele! Ama tabii o ben. Meral Hanım ise milyonlarca seçmenin iradesini yansıttığı bir partinin lideri. Kurulan oyunun B planının hayata