Şapkadaki Aslan

Bayern Münih'ii elinden kaçıran G.Saray için Rize deplasmanının zor geçeceği herkesin malumuydu. Şampiyonluk için çekiştiği ezeli rakibi F.Bahçe'ye göre G.saray'ın rotasyon kümesi hayli kısıtlı. Pek çok kişiye göre; kağıt üstünde Türkiye'deki en iyi kadro G.Saray'da iken hayli enteresan bir kanı bu. Oliveira ve genç stoper Nelsson adeta unutulmaya yüz tutmuşken, yeni transferlerden sadece Sanchez beğeni toplamakta. Ndombele ve Demirbay'ın performanslarını toplasak bir Berkan dahi etmiyor. Ziyech bitkin mi, küskün mü bilmem ancak tam anlamıyla taşın altına elini koyamadığı kesin. Zaha saman alevi gibi parlıyor ama "vazgeçilmez" olmayı henüz başaramadı.
Bu kadar kaliteli, çok sayıda ismi transfer edip, Abdülkerim'i sol bekte, Kaan Ayhan'ı orta sahada, Mertens ya da Aktürkoğlu'nu forvet arkasında, Barış'ı santrfor mevkisinde (ara sıra da olsa) kullanıyor olmak bence çok tuhaf. Buruk oyuncu havuzunu genişletmeli. Aksi takdirde, takımının Manchester deplasmanında rakibe yaptığını, Palut'un Rizespor'u benzeri bir takım Aslan'a yaşatabilir. Devre arası transferde alınacak isimlerin entegrasyon süreçleri hesaba katılmalı. Okan Hoca, transfer sihirbazlarını beklemek yerine dün olduğu gibi şapkadan aslan çıkarmak zorunda. Dün akşamki aslan bana gol sevincinde biraz sitemkâr göründü. Okan Hoca, Rize'de aldığı dersi sezon boyunca unutmamalı. Tüm oyuncuların güçlü ve farklı iletişimiyle hazır etmeli.