Vefa

Vefa, verilen sözleri tutmak ve gereğini yapmaktır. Vefa; dostluğun kaynağı, muhabbetin ilk durağı ve güvenin en mühim mesnedidir.Tam ve kamil bir imanın ve Allah'a teslimiyetin nişanesidir. Bu ahlak ve fazilete sahip olanlara "vefakar" denir. Vefakarlığın zıddı; sefahat ve nankörlüktür. Yani iyiliğe karşı kötülükle mukabele etmek. Şair "Dava kapısını bırak da, vefa dergahına gel" demiştir. En büyük vefakarlık Elest bezmindeki verdiğimiz söze uymaktır. En büyük nankörlük de, o verdiği söze uymayıp isyan etmektir. Peygamberimiz (asm) "Ben babam İbrahim'in duası, kardeşim İsa'nın müjdesi ve annem Amine'nin rüyasıyım" (Hakim, Müstedrek, 2:453) buyurmakla hem Hz. İbrahim'e, hem Hz.İsa'ya (as) ve hem de, annesine karşı vefasını göstermiş ve annesinin kabrini ziyaret ederek, düzeltip mübarek gözlerinden inci gibi yaşlar dökmüştür. Elbette buna benzer bir çok vefa örnekleri vardır ancak biz bu kadarla yetinelim. Vefayı bir çokları; İstanbul'da bir semtin adından ibaret zannederek vefasızlık ederler. Halbuki vefa; bir semte, bölge ve binaya hapsedilecek kadar basit bir terim değil, bilakis insanlığın yaratılıp dünyaya gönderilmesi kadar çok önemli bir hadisedir. Hatta bu dünyanın adının da, "vefa mekanı" olması gibi bir öneme haizdir. Çünkü bu dünyaya gönderilenler elest bezminde ahde vefa edeceklerine söz verdikleri için gönderilmişlerdir. Yani bu dünya bir "vefa" yeridir. Demek oraya dahi o ismin verilmesi, o ismin manasını temsil eden Şeyh Ebul Vefa denen Allah (cc) dostu bir muhterem zatın hatırı içindir. Yani o gibi isimler kışır, asıl olan o ismin hakkını vererek Ebul Vefa gibi temsil edebilmektir. Bende yok sabr'u sükun sende vefadan zerre İki yoktan ne çıkar fikredelim bir kerre. (Nabi) Nabi'nin ismi de, iki tane yok anlamına gelen "na" ve "bi" eklerinden oluştuğu için, "iki yoktan ne çıkar" demekle ister insan ister dünya, ikisi de fani ve vefasızlıktır. Vefası olmayanın manası da, bir kıymeti harbiyesi de, olmaz demek istemiştir. Bu dünya; elest bezminde verilen sözlerin icra edilip tutulacağı bir yer olduğu için, insanları "Ehli vefa" ve "Ehli safa" diye ikiye ayırmak gerekir. Bunun