Risale-i Nur'un vazifesine dair işaret ve beşaretler (1)

"Evet, bu zaman hem iman ve din için hem hayat-ı içtimaî ve Şeriat için hem hukuk-u amme ve siyaset-i İslâmiye için gayet ehemmiyetli birer müceddid ister." (Kastamonu Lahikası, s. 145-146) Fakat hakaik-ı imaniyeyi muhafaza noktasında tecdid vazifesi en ehemmiyetlisi, mukaddesi ve büyüğüdür. Bu asırda Cenab-ı Hakka hadsiz şükür olsun ki, hakaik-ı imaniye muhafazasında tecdid vazifesi Risale-i Nur'a verilmiştir."Risale-i Nur ferdiyet makamının mazharıdır." (Kastamonu Lahikası, s. 204) "Belki ehl-i keşif, Risale-i Nur'u ehemmiyetsiz olan tercümanı ve nâşiri suretinde keşiflerinde müşahede etmişler, 'bir adam' demişler." (Şualar, s. 190) Mevlana Halid'in (ks) divanında yer alan duasında geçen bir ifade şöyledir: "İmam-ı Rabbanî'nin (ks) her iki gözü mesabesinde olan Said ile Urvetü'l-Vüska Masum hürmetine." (Sadreddin Yüksel, Bağdadî Divanı'nın Şerhi, No: 1200) İslam ve Kur'ân için kullanılan "sağlam kulp ve tutunulacak kopmaz ip" anlamına gelen "Urvetü'l- Vüska", Kur'ân'ın bu asra bakan bir tefsiri olan Risale-i Nur için de kullanılmaktadır. Emirdağ Lahikası'nda; eski evliyanın bir kısmının gaybî kerametlerinde Risale-i Nur'u ahirzamanda hidayet edici olarak keşfettikleri kaydedilir. (Emirdağ Lahikası-1, s. 232) Barla Lahikası'nda bir mektupta da, talebesi Küçük Ali; İmam-ı Ali'nin (ra), Şah-ı Geylanî'nin (ra) ve umum müçtehitlerin Risale-i Nur'u haber verdiklerini, her asırda gelen mücedditlerin ve velilerin keşfiyatlarında "Birisi gelecek, şarktan bir nur zuhur edecek" diye Risale-i Nur'un şahs-ı manevîsini müjdelediklerini, onun önemini ve kıymetini bildirdiklerini, emr-i Peygamberî (asm) ile ümmetin dualarında şerrinden Allah'a sığındıkları Deccalın maddî ve manevî tahribatını Risale-i Nur'un tamir ettiğini gördüklerini, bununla ilgili müjdeler, beşaretler, işaretler verdiklerini söylemekte ve kendi hükmünü de açıkça şöyle ortaya koymaktadır: "Asırlardan