Seçim yaklaştıkça

Hayat pahalılığından dert yananların ve bir kuru adaleti arayanların görmezden gelinmesi, liyakat kavramının ötede, verimsizlik kavramının ise başköşede olması, kurumsal kapasitenin zayıflaması, kurumsal hafızanın örselenmesi, eleştiriye, tartışmaya tahammülün azalması, 'olur efendim, peki efendim' modasının birçok alanda kabul görmesiEn basit bir meselenin bile oradan oraya çekiştirilmesi, kalabalıkların siyasetten beklediği ortak akıl talebinin hiçe sayılması Ve asıl hiçbir sorun yokmuş gibi hafif bir meltemin estirilmeye çalışılmasıSay say bitmez yaniÖyle basınçlı bir dönemden geçiyoruz ki Kalabalıklar yorgun, kimi zaman da öfkeli Pandeminin de tüm yaşananlara çarpan etkisi yaptığını belirtsek yanlış olmaz sanırım. Yani yaşanan sorunların etkisi kafadan çarpı iki, belki de üç oldu. Açıkçası zamanla hasar raporu daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır.VeDüşünün böyle bir ortamda seçime gidiyoruz.Cumhur İttifakı'nın adayı belli Altılı Masa'nın adayı henüz belli değil. Belli değil ama Konu dönüp dolaşıp aday kim olacak sorusuna ister istemez geliyor. Bu sorunun cevabı da liderlerde doğrusuBiraz önce de belirttiğim üzere aynı anda birçok sorunla uğraşılıyor. Açıkçası bu süreçte kalabalıkların tepkileri her zamankinden daha yoğun olarak belirtilebilir.Şunu demek istiyorum:Cumhurbaşkanı adayı konusuna çok fazla anlam yükleniyor. Sanki aday işi tamam olunca tüm sorunlar çözülecekmiş gibi düşünülüyor. Diğer taraftan istedikleri aday herhangi bir hata yapınca da olduğundan fazla tepki gösterilebiliyor. Açıkçası bu durum sadece adaylar için değil, tüm liderler için de geçerli denilebilir.Aslında tepkilerin bir bölümü adaya (liderlere) ama asıl tepki kendi içlerinde yaşadıkları zorluklara, çıkmazlara...Yaşanan o kadar çok hayal kırıklığı var ki Sanki bir lider gelecek ve kendilerini bu açmazdan çekip çıkaracak diye düşünülüyor. Neredeyse bir kurtarıcı bekleniyor desek yanlış olmaz sanırım.O yüzden de adayların (liderlerin) herhangi bir hatası ya da olumlu bir tavrına olduğundan fazla anlam yüklenebiliyor.Bir anlamda, genel siyasete elini bulaştırmamış, herhangi netameli bir konuda açıklama yapmamış, stres testlerinden geçmemiş adaylara olduğundan fazla anlam yüklenebiliyor.Çünkü o adaylar uzaktan iyi duruyor, sanki gelince tüm dertleri çözecekmiş gibi düşünülüyor, tüm sıkıntılardan kendilerini çekip çıkaracakmış gibi görülüyor.Ki bu adaylar gelince gerçekten çok iyi performans da gösterebilir doğrusu Bunu şimdilik bilmiyoruz. Ancak siyaset sahnesine çıktıklarında göreceğiz.Bunun yanı sıra, genel olarak dünyada ve ülkemizde siyasi, sosyal ve ekonomik çevre hızlı bir değişim sürecinde denilebilir. Buna paralel olarak kalabalıklarda da değişim isteği artmış görünüyor. Açıkçası bu değişime hantal kalan partiler ya da liderler daha geride kalabilir.Daha açık konuşalımYıllardır siyaset sahnesinde olması hasebiyle Kılıçdaroğlu'nu biliyoruz.Keza İmamoğlu'nun herhangi bir konuyla ilgili nasıl davranacağını da hemen hemen tahmin edebiliyoruz. Ki İmamoğlu netameli konularda çekinmeden görüşünü açıklıyor. Diğer taraftan Mansur Yavaş'ın genel siyasetle ilgili konularda neler söyleyeceğini bilmiyoruz. Şunu tekrar belirtmek isterim: yeni bir durum ile karşı karşıyayız aslında... Herhangi bir meselede kalabalıkların tepkileri çok daha yoğun olabiliyor, bu da birçok sorunun üst üste gelmesinden kaynaklanıyor olabilir. İşte böylesi sıkıntılı bir süreçte seçmen bu kadar sorunun içinde sorun çıkarmayacak ve sorunları çözecek