Fatih'te harika şeyler oluyor

Aslında canım hiçbir şey yazmak istemiyor. Gazze'de kardeşlerimiz çocuk, kadın demeden hunharca zalimce katlediliyor. Tarihin kaydetmediği bir soykırım uygulanıyor. Üstelik bu soykırım tüm dünyanın gözü önünde, yine üstelik kendini uygar kabul eden bir takım devletlerin desteğinde yapılıyor.

Aslında İsrail-Hamas savaşı değil terör devleti İsrail'in Filistin halkına uyguladığı katliam var.

Ne diyeceğimizi şaşırmış, ne yapacağımızı bilemez haldeyiz. İçimiz kan ağlayarak Rabbimize dua ediyor, 'zalimler için yaşasın cehennem!' diyoruz.

Bu sıkıntıların içinde yaşadığım İstanbul Fatih'te o kadar güzel şeyler oluyor ki yazmak zorundayım.

İstanbul'a tıp fakültesi okumaya geldiğim 1973'ten beri, askerlik dönemi hariç Fatih'te yaşıyorum. Öğrenim gördüğüm, uzmanlık eğitimi aldığım üniversite de Fatih'te idi. Muayenehanem de yıllardır bu kutlu ilçede. Yani 50 yıldır Fatih'teyim.

İşte Fatih'te çalışkan bir başkan var. Önceki TOKİ başkanı olan Mehmet Ergün Turan başkanımız ilçeyi baştan aşağı yeniledi, güzelleştirdi. Hangi birini yazayım:

Eski eserler (medrese, cami ve çeşmeler gibi) pırıl pırıl restore edildi.

Çok sayıda kütüphane açıldı. Bazılarını gezdim. İçleri derslerine çalışan, kitap okuyan, araştırma yapan gençlerle dolu idi.

Spor merkezleri ve yüzme havuzları açıldı.

Millet bahçeleri, park ve yaşam merkezleri düzenlendi. Sadece açılan ark sayısı 20'yi bulmuş. Semtimizde yeşil alan hızla arttı.

Kültür merkezleri yine öyle.

Yoğun işleyen, kaliteli kültür hizmetlerinin verildiği akademiler, medreseler, çok amaçlı salonlar saymakla bitmiyor.

Hayvan barınakları, tedavi merkezleri, kedi evleri, yine her yerde gördüğümüz yem kutularını da analım.

Otoparklar (yeni otopark sayısı 10'u bulmuş), hele bütün halka hizmet veren sosyal tesisler, kafeterya ve kafeler

Tiyatro, sanat, sohbet, konser, sinema ve diğer etkinlikler çok sayıda ve ilgi de büyük.

66 okulun, 6 muhtarlığın, 43 ibadethanenin ve 6 aile sağlığı merkezinin bakım ve onarımı yapılmış.