Fen bilgileri, İslamî ilimlerin bir koludur

İslamiyet, ilmi daima methetmiş, Müslümanları daima ilme teşvik etmiştir. Hadis-i şerifte (İlmi, Çin'de de olsa, alınız!) İhyâ-ül'ulûm buyruldu. Yani dünyanın en uzak yerinde ve kâfirlerde de olsa, gidip ilim öğreniniz! Bir hadis-i şerifte de, (Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz, çalışınız!) Şir'a buyuruldu. Yani, bir ayağı mezarda olan seksenlik ihtiyarın da çalışması lâzımdır. Öğrenmesi ibadettir. Bir defa da, (Yarın ölecekmiş gibi ahirete ve hiç ölmeyecekmiş gibi dünya işlerine çalışınız!) İbni Asakir buyurdu.

Müslümanların bilmesi, öğrenmesi lâzım olan bilgilere (Ulûm-i islâmiyye) Müslümanlık bilgileri denir. Bu bilgilerin kimisini öğrenmek farzdır. Kimisini öğrenmek sünnet, bir kısmını öğrenmek de mubâhdır.

İslâm bilgileri, başlıca iki büyük kısma ayrılır: Birincisi (Ulûm-i nakliyye)dir. Bunlara (Din bilgileri) de denir. Din bilgileri Ehl-i sünnet âlimlerinin dört mezhep âlimlerinin kitaplarından öğrenilir.

Din bilgileri de ikiye ayrılır: Zâhirî ilimler ve bâtınî ilimler. Birincilere, (İman bilgileri) ve (Fıkıh bilgileri), ikincilere (Tasavvuf bilgileri) veya (Marifet) denir. İman bilgileri ve fıkıh bilgileri, Ehl-i sünnet âlimlerinden, akâid ve fıkıh kitaplarından öğrenilir. Marifet, tasavvuf bilgileri kalplere, mürşid-i kamil denilen tasavvuf büyüklerinin kalblerinden akar, gelir.

İslâm bilgilerinin ikinci kısmı (Ulûm-i akliyye)dir. Canlıları öğretene (Ulûm-i tıbbiyye), cansızları öğretene (Ulûm-i hikemiyye) denir. Semâları, gökleri, yıldızları öğretene (Ulûm-i felekiyye, astronomi); Arz, yerküresi bilgilerine (Ulûm-i tabî'ıyye