BİR asrı geçen süredir Müslümanlar sahipsiz ve perişan. Sömürgecilerin bütün hesabı İslam dünyası üzerine! İnsanlar yakılıyor, sopayla öldürülüyor, insanlık dışı zulümlere maruz bırakılıyor. İşgal ve saldırılar durmak bilmiyor. Nerede bir zulüm varsa orası bir İslam ülkesi. Kan ve gözyaşları birbirine karışmış. Ziya Paşa'nın 1.5 asır önce söylediği, "Dolaştım mülk-ü İslam'ı bütün viraneler gördüm" mısrasındaki gerçek hiç değişmemiş sanki! Erbakan Hoca ömrünü İslam dünyasını acı ve ıstıraplardan kurtarmaya adadı. Sorunlarını küresel güç olarak "birlikte" çözmeleri için İslam Birliği hedefini koydu. D-8'leri kurdu. Savaş ve çatışmaların yaşanmadığı Yeni Bir Dünya oluşturmaya çalıştı. Güzel mesafeler de aldı. Müslümanlara İslam Birliği'nin kurulabileceğini öğretti. Ama ömrü ve iktidarı bunun tamamlanmasına yetmedi. pushfn('ads'); Bu öksüz yapı ustada kalmamalıydı. Erbakan'ın talebeleri bu işin peşini bırakmadılar. Siyasi olarak hep İslam Birliği hedefine kilitlendiler. Bir güç oluşturup iktidar makamına gelecekleri güne hazırlanıyor ve sabırla bekliyorlar. Toplu olarak Allah'ın yolu olan İslam'a sımsıkı sarılmak, Müslümanlar olarak hepimizin görevi! Bazı sivil kuruluşlar da bu konuda faydalı adımlar attı. Din Görevlileri Derneği (DİN-BİR-DER), Medrese Âlimleri Vakfı (MEDAV) ve Trabzon Kur'an Kursları Federasyonu öncülüğünde 4 senedir âlim, müftü ve hocaları birbiri ile tanıştırıp güç birliği yapmak için "Kardeşlik Köprüsü" programları adıyla bir araya geliyorlar. İstanbul'dan Diyarbakır'a; Trabzon'dan Gaziantep'e kadar 40 farklı ilden âlim ve hocalar bu programlara katıldı. TANIŞMAK İÇİN İller arasındaki tanışma ve kaynaşmayı amaçlayan "Kardeşlik Köprüsü" güzel bir başlangıçtı. Konuya ilgi ve alaka yüksek oldu. İslam'ın cihanşümulluğu gereği İslam dünyasına da yayılması arzumuzdur. Böyle bir beraberlik İslam dünyası ve insanlık için büyük bir kazançtır. Erbakan Hoca şöyle derdi: "Türk ile Kürt'ü ittifak ettirirseniz Viyana'yı fethedersiniz. Ama ayırırsanız Kudüs'ü kaybedersiniz." pushfn('ads'); "Kardeşlik Köprüsü" programının 16'ncısı Mayıs ayı sonunda Diyarbakır'da yapıldı. Toplantıya 16 ilimizden âlim ve hocalar katıldı. Misafirlerin 500 hafız tarafından karşılanması büyük heyecan oluşturdu. Pek çok kişi gözyaşlarını tutamadı. Kardeşlik duyguları pekişti. Tanışma ve kaynaşma oldu. Gönüller ferahladı. İslam'ın, mensuplarına yüklediği görevler yeniden hatırlandı. Diyarbakır'daki toplantıda konuşan DİN-BİR-DER Genel Başkanı Muhittin Yıldırım, "Kardeşlik hissedilecek bir ruhtur" diyerek şunları anlattı: "Kardeş, kardeşinin derdiyle dertlenmez mi Kardeşlerimizin dertleriyle dertleniyoruz. Kutuplaşmaya fırsat vermeyecek, fitneler alevlenmesin, diye çalışacağız. Kavmimiz, mezhebimiz, partimiz farklı olabilir; bizi bir arada tutan İslam'dır." Programa ev sahipliği yapan MEDAV Genel Başkanı Tayyip Elçi de, "Tüm yaşantımız İslam'dan beslenmeli" diyerek şunları anlattı: "Allah insanları tanışmaları için yarattı. Kardeşleri sıkıntı çekerken diğer Müslümanlar rahat uyuyamaz. Allah Resulü (S.A.V.) birbirimizi sevmemiz için 'selamın yayılmasını' emreder." Diyanet İşleri Başkanlık Müşaviri Abdürrezzak Ateş, "Kalpten kalbe