Risale-i Nur daima tekemmül edecektir

Said Nursî Hazretleri, eski harb-i umumîden evvel ve evâlinde, gördüğü vakıa-i sadıkada "..baktım ki mühim bir zât, bana âmirane diyor ki: "İ'caz-ı Kur'ân'ı beyan et."1 dediğini anlatır.Said Nursî hazretleri, asrımızı tenvir edecek Kur'ân tefsiri Risale-i Nur'larla meşgul olmuştur. Bu eserlerin âlem-ı islam'ın kurtuluşuna sebep olacak ve bu eserlerle müminler imanını kurtaracaklar. Tarihçe-i Hayatı adlı eserde, "Ve ta Kıyamete kadar Risale-i Nur bakî kalacak ve daima tekemmül edecektir."2 denilir. Bugün dünyanın dört bir tarafından Güney Amerika'dan, Avustralya'dan, Peru'dan, Arjantin'den, Rusya'dan, Avrupa'dan Türkiye'ye selam gönderen binlerce Nur talebeleri, Üstadımızın duasının kabulü ve tezahürüdür. Atılan nur tohumları her geçen gün yeşeren ve kökleşen bir haldedir. Risale-i Nur Külliyatının ekser eserleri, İspanyolca, Portekizce, İngilizce, Arapça ve daha pek çok dünya lisanına çevrilmiştir. Arjantin, Brezilya, Şili, Peru, Bolivya, Kolombiya, Ekvador'dan ta Panama, Kosta Rika, Küba, Meksika'ya kadar Risale-i Nurlar ulaşmış, nur medreseleri açılmış, binlerce insan nurları okuyup Müslüman olmuş ve her geçen gün de Müslüman olmaya devam ettiğini duyuyoruz. Yıllar önce Sabri ağabeyin Barla Lahikası, Yirmi Altıncı mektupta "amcazadem Zühdü Efendi, On Altıyı (On Altıncı Mektup) okuyunca "Şimdiye kadar bilmediğim ve görmediğim nuranî ve pek kesretli surur-i manevîyi ihtiva eden bir pencere bugün kalbimde açıldı..." demiş. Bir asır sonra Risale-i Nur'larla tanışan ayni ses ve ayni seda ile konuşanları dinleyelim: "Bütün dualarım bir günde kabul oldu." "Bu eserler yüz sene önce yazılmış, şimdiye kadar