Türk insanının en büyük özelliğidir çocuğuna miras bırakmak. Hatta öyle ki, bu miras bırakma geleneği yüzünden kayıp nesiller vardır. Adam çocuklarına bir ev, araba veya para bırakmak için hayatını feda eder. Yemez içmez, gezmez ve dahası yaşamaz. Bir ömür çocuklara bırakılacak miras için hayat adanır. Sonra onun çocuğu aynı kaderi yaşar. Çocuğa miras bırakmak için bir yaşamı adar. Yaşanmamış hayatlar ve geride kalan evler, arabalar ve paralar Bazen bir hastalıkla su gibi içilip tüketilir. Çocuklar için geride hiçbir şey kalmaz. Ne bir anı, ne bir anne-baba ile geçirilmiş güzel günler. Her şey miras için Bazı insanlar için miras isimdir. Ad soyadıdır. Çocuklarına ev, araba ve para bırakmazlar ama iyi bir isim bırakırlar. O isim 10 katlı apartmandan çok daha değerlidir asılında o çocuklar için. Ben . oğluyum-kızıyım demek trilyonluk mirastan önemlidir. Bazı kişiler için de kötü ve utanılacak mirastır isim. Babanızın ya da annenizin size bıraktığı o ad, soyadı bazen utancınız olur. Onun içindir ki, bazı kişiler için çocuklarına iyi bir isim bırakmak maldan mülkten çok daha değerlidir. Türkiye çok kritik bir dönem yaşıyor. Aklın mantığın hatta bilimin dahi kabul etmediği akıl tutulması bir dönem yaşıyor. Bu akıl tutulması politikalardan biri de Türkiye'nin para politikasında görülüyor. Aralarında Katar ve Suudi Arabistan gibi dini rejimle yönetilen ülkelerin Merkez Bankalarının da bulunduğu 54 ülke, enflasyonla mücadele için faiz arttırdı. Amerika ve Avrupa'da 40 yılın enflasyonu yüzde 10 bile değil. Adamlar panikle bir şey yapmaya çalışıyor, para politikasını sıkılaştırarak faiz arttırıyorlar. Öyle ki, bunu yaparken resesyonu yani durgunluğu bile göze alıp yapıyorlar. Yeter ki, her kötülüğün başı olan enflasyon belasından kurtulalım diye Ya Türkiye'de Yüzde 80 enflasyon, yüzde 16