Hak eden kazandı

Ligin başındaki G.Saray-Beşiktaş derbisinin en önemli yönü kazanacak takımın zirveden kopmayıp, kendine şampiyonluk yarışında alan yaratması, yukarı ivmelenmesi, aşağıda kalmamasıdır. Ligin 3'te 1'lik bölümüne geldiğimiz sezonda iki takım için de bir eşik maçıydı dünkü derbi. İki takım da benzer özelliğe sahipti ve oyun kimliklerini oturtamadıkları gibi istenilen seviyelerin de uzağındaydı. Beşiktaş oyunun ilk yarısı haricinde çok oyuna akıl koyan coşkulu bir oyun oynamadığı gibi orta saha düzeni de Gedson'un haricinde çok etkisizdi. Gerçi bu sorun sezon başından beri bu bölgede devam ediyor. Şenol Güneş'in kısa vadede takımın geçmişten kalan bir çok kronik sorununu bir anda çözmesi tabii ki beklenemez. Ama oyun içinde hücumda sağ çizgide Cenk'le başladı. Halbuki burada Emre'nin karşısında N'Koudou'nun olması gerekirdi. Hem de Abdülkerim'in de sol stoper olarak pozisyon hataları yaptığı düşünülürse buradan aşırı yüklenmeyi hem oyun kurarak, hem de hücuma çıkarak bu koridoru kullanabilirdi. Cenk'i hücumda sol çizgide kullanabilirdi. Ayrıca Redmond gibi bir oyuncuyla mutlaka ilk 11'de başlamalıydı. Çünkü Beşiktaş'ın tek atletik oyuncusu N'Koudou'ydu onun da performansı yetersiz kaldı. G.Saray oyuna iyi başladı, golü buldu ama ilk devre istenen performansın çok uzağındaydı. Çok temposuz, hareketsiz ve galip gelmek için istenen motivasyon eksikliği fazlasıyla vardı. Seyircisinin yarattığı çok başarılı atmosfere rağmen bunu