Disiplin...

Galatasaray'da hafta içi yaşanan olayların sahaya nasıl yansıyacağı merak konusuydu. Fatih Terim'in görevine yönetim tarafından son verilmesi ve 4 yılın sonunda gelen hocanın nasıl bir performans sergileyeceği yönetimin açısından çok önemliydi. Çünkü Fatih Terim gibi G.Saray'da efsane olmuş bir teknik adamı görevden alıp, o taşı yerinden oynattığınızda işler iyi gitmediği zaman bunun bir bedeli olacaktır. Bu düşüncelerin ışığında çıkılan Hatayspor deplasmanında yalnız saha içi organizasyon eksikliği değil, bir de yepyeni önemli bir sorun ortaya çıktı. Disiplin... Hemen hemen çoğu oyuncunun hem hücumda, hem savunmada kafasına göre hareket ettiği çok kötü bir görüntü vardı. H H H Takım savunmasını kötü yapan bireysel savunma dörtlüsünde Boye, Alparslan ve Patrick zaten savunma anlayışı iyi olmayan oyuncular. Buna bir de Marcao'nun motivasyonsuz ve isteksiz görüntüsü eklendi. Bunun üzerine bir de orta sahada o köprüyü kuracak oynayan ve sonradan oyuna giren isimlerin kötü performansı Galatasaray'ın topa sahip olarak oynayamamasına neden oldu. Ön taraftar Emre Kılınç'ın attığı gol haricinde hücumda fazla aksiyon alamaması, Halil'in her zamanki gibi vurdumduymaz görüntüsüyle takıma hiç katkı sağlamaması da hücumdaki etkisizliğin en büyük nedenleriydi. Bir tek Kerem Aktürkoğlu ne yaparsa takım için yaptı. Çok şık da bir gol attı ama onun performansı Galatasaray'a yeterli olmadı. H H H Yeni teknik adam Domenec'in 8 tane Galatasaray maçını izlediği dile getirildi. Galatasaray'ın en büyük eksikliğini herhalde orada göremedi. Öne doğru pres yapmayı beceren bir takım değil sarı-kırmızılılar. Bunu yapamadığınız zaman takım