Geçtiğimiz hafta sonunda Haliç Kongre ve Kültür Merkezi'nde Türkiye ile dünya gastronomisi arasında köprü görevini sürdüren VII. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı düzenlendi.Sözen Group CEO'su Gökmen Sözen'in yaratıcısı olduğu dev organizasyonun bu yılki teması 'SürdürülebilirlikBiyoçeşitlilik' oldu. Sektörün profesyonellerinin ağırlandığı Gastromasa Hospitality Konferansı'nda moderatör olarak yer aldım. Konuklarım Şef Rıza Belenkaya, Şef Rafet İnce, Ziya Çıkrıkçı, Şef Eyüp Kemal Sevinç ve Türkiye Aşcılar Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Açıköz ile 'Şef aynı zamanda bir ürün araştırmacısı mıdır Hem mutfak hem de sahada olan şefler...' konulu panelde, 40 dakika boyunca, tarladan sofraya felsefesi, tarımda ve restoranlarda sürdürülebilirlik, yerel üreticilere destek gibi konular işlendi. En çarpıcı nokta ise yeni neslin hangi mevsimde hangi meyve-sebzenin yetiştiği hususunda yaşadığı bilinmezlik oldu. Eğitimin öneminin ne denli sansasyonel olduğunu gözler önüne serdi.Velhasıl, çiftçiye verilmesi gereken desteğin öne çıktığı, genç girişimci ve yaratıcı şeflerin önünün açılması gerektiği, sürdürülebilirliğin ancak üretici ve restorancı arasında birbirini besleyen bir döngü ile elde edilebileceği ve doğal kaynakları doğduğumuz andan itibaren bilinçli bir şekilde kullanmamız gerektiği başlıklarında akıl birliğine vardık.Antakya künefesi tescillendi Antakya Ticaret ve Sanayi Odası'nın Antakya künefesi için üç yıl önce Avrupa Birliği Komisyonu'na yaptığı tescil başvurusu başarıyla sonuçlandı. Coğrafi işaretli ürünler arasında Gaziantep baklavası, Aydın inciri, Malatya kayısısı, Aydın kestanesi, Taşköprü sarımsağı, Milas zeytinyağı, Bayramiç beyazı ve Giresun tombul fındığı yer alıyor. Bunlardan yedisi menşe adı ile Antep baklavası ise mahreç işaretli ürün korumalı. Antakya künefesi ise mahreç koruması sağlanacak ikinci coğrafi işaretli ürünümüz oldu. Gurur duyulacak cinsten tatlı bir haber...Ranchero'da üst düzey misafirler Başkent'in Meksikalısı Ranchero'nun yeni