Büyüklerimiz"Vaki olanda hayır vardır" buyurmuşlar

"Bütün sıkıntılarım geçti Müftü Bey! Güngören'deki meslektaşımın hakareti hayra vesile oldu..." Müftü Bey:- Hocam; "Kahve içelim" sözü vermiştim lakin Ali kardeşim o fırsatı bize vermemek için elinden geleni yapmıştır.- Evet, Müftü Bey! Kardeşimiz çok alakadar oldu. Kahve de, çay da ikram etti. Sizin güler yüzlü hüsn-ü kabülünüzden, tesadüfen olsa da Ali Keleş Beyin oğlumun arkadaşı çıkması ve samimi alakasından nihayetsiz memnun oldum. Bütün dertlerimi, sıkıntılarımı unuttum elhamdülillah. Ben müsaade istesem...- Müsaade sizin Hocam. Büyüklerimiz buyururlardı: "Muvaffakiyet; işine delicesine âşık olma ile başlar..." Kalpten talep edince olmazlar oluyor. Kaç senedir buradayım, hiçbir emekliye böyle bir evrak tanzim etmedik. Öyle değil mi Ali Bey- Evet Müftü Bey! Bildiğim kadarıyla bu niyetle hiç talep de gelmedi.- Olsaydı da müsaade edip etmeyeceğimizi çok düşünürdük. İnsanlar kesilmemiş karpuz. İçini bilmiyorsun ki! Samimi olup olmadığını tam kestiremiyorsun! "Ne olur, ne olmaz" kabilinden temkinli davranıyorsun gayr-i ihtiyari. Zaten bu devirde öyle fahri olarak hizmet etmeyi düşünüp dert eden de kalmadı ya. Sizin gibi eskilerden tek tük çıkıyor. Şimdikiler, ikinci bir iş telâşındalar evvel Allah! Vakit namazlarının dışında ya tezgâhtarlık yapıyorlar, ya bir atölyede çıraklık... Öyle garip işlerde çalışanları duydum, şahit oldum ki aklım almadı.- Geçim sıkıntısı kolay değil! Köylerde cemaat sütsüz, yoğurtsuz bırakmazdı.- Evet, din adamları, çoğu yerde hor ve hakir görünse de destek çıkan cemaatimiz de var. Bu yapılanlara aç gözlülük denir Hocam! Her neyse... Tanıştığıma memnun oldum. Allahü teâlâ hayırlı ve mübarek eylesin.- Ben de Müftü Bey! Burada bütün üzüntülerim izale oldu. "Sen de kimsin be adam" diyenlere göstereceğim bir delilim, belgem var artık elimde.- Fotokopisini de çektir Hocam! İsteyenlere, soranlara verirsin icap ederse. Müftülüğümüz sizin gibi çalışkan, fedakâr