Siyonist-evanjelist emperyalizmin terör karakolu İsrail, kısa bir soluklanmadan sonra yine saldırılara başladı. Bıraktığı yerden soykırımına devam edecek. Yine Batı'nın güç odakları destek olmaya devam edecek. ABD, soykırımın finansörü olarak, kalıcı ateşkesi istemediğini beyan ettikten sonra, emperyalizmin terör karakolu İsrail, derhal insanlık dışı vahşetine bıraktığı yerden başladı.

Bu durum insanlık adına yüzyılın en vahim halidir. Gazze'de katledilen, soykırıma uğratılan Filistin halkının yaşadığı zulüm, tarihte eşi benzeri olmayan bir seviyeye doğru hızla ilerlemektedir.

Gazze derslerle yüklüdür. Gazze'de, Filistin'de yaşatılanlar, insanlık tarihine kara bir leke olarak işlenecek, yüzyılın vahşeti olarak insanlık utancı olacak.

Gazze'de yaşatılanlardan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, olmamalıdır.

Gazze'den insanlık dersleri çıkaramamak, yeryüzünde insanlık adına umudun, kurtuluşun tükenişidir.

İnsanlık bu felakete yenilmeyecek. Gazze dersleri, vicdanları harekete geçirecek, insanlığa sahip çıkma bilincini hakim kılacak.

Gazze derslerinde neler var

Sıralayalım;

-İnsanlık adına medeniyetin referansı Batı'nın tekelinde olamaz.

-Medeni insan tarifini Batı emperyalizmi yapamaz.

-İşgalciden ve onun arkasında durandan medeniyet ve medeni insan tarifi çıkmaz.

-İşgalcinin her adımı gayrimeşrudur.

-İşgalcinin meşru müdafaa hakkı yoktur.

-Vatanlarını, topraklarını, yaşamlarını canı pahasına savunanların bu uğurda attığı her adımı; saygındır, ahlakidir, hukukidir ve meşrudur.

-İşgalcinin zulümlerini, soykırımını destekleyen, yönlendiren her kimse hepsi insanlığın hasmıdır. İnsanlık dışıdır.

-"Uluslararası" vurgusu, sıfatı anlamını yitirmiştir. Uluslararası kurumlar, anlaşmalar, sözleşmeler; insanlığın tamamını kapsamamaktadır. Filistinli çocuklar, Filistinliler bu kapsamın dışındadır.

-Terminoloji ters yüz olmuştur. Zihinlerimize enjekte edilmeye çalışılanların sisi dağılmış, insanlık bünyesinden safra olarak atılma aşamasına gelinmiştir.

-İnsanlık geleceğine sahip çıkabilmek için tarih yazmanın zorunluluğundadır.

-İnsanlığa musallat olan sömürgeciliğe ve emperyalizme karşı insanlık tek yürek, tek yumruk olmak zorundadır.

-Batı'nın demokrasi maskesi düşmüştür. İçindeki sömürgeci ve ötekileştirici damar körelmedikçe hakkın, hukukun, adaletin, demokrasinin, insan haklarının adresi olamaz.

-Batı'nın bilim ve teknolojik seviyesi, aynı oranda insanlığın huzurunu, barışını, güvenliğini, yaşam hakkını koruyamamaktadır, korumamaktadır.

-Batı'nın 21.yüzyılda geldiği bilim ve teknolojik seviyesi, ülkelerinin sömürü adına yaşattığı zulümleri, barbarlığı, soykırımı baskılayamamaktadır, baskılamamaktadır.