Yabancı yatırımlarda Emine Erdoğan etkisi

Bir yandan çocukların ölümü bir yandan geçim derdi... 2023 yılını simsiyah bir fotoğrafa çeviriyor. Kürede yıllardır önüne geçilemeyen bir enflasyon ve resesyon sarmalı dururken, üzerine bir de gözü dönmüş savaş çığırtkanlığı eklendi. Biz de içimiz yanarken, ekonomi konuşmaya çalışıyoruz. Maalesef "Batsın bu dünya" diyoruz ama hayat devam ediyor.
Bu dönemlerin en zor işlerinden biri de yatırım yapmak... Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün verilerine göre, küresel doğrudan yabancı yatırımlar, bu yılın ilk yarısında 727 milyar dolarla toparlanma göstermesine karşın geçen yılın aynı dönemindeki yatırımların yüzde 30 altında kaldı.
İşte bu ortamda Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu ile konuşma fırsatı bulduk. Dağlıoğlu, "Dünyadaki yatırımlar nereye gidecek Bunu kimse öngöremiyor" diyor. Ancak Başkan, yapılan görüşmeleri anlatırken dikkatimi iki nokta çekti. Birincisi tüm yatırımcıların, sanayicilerin bile enerjiye yönelik yatırımları sorması... Türkiye'deki sanayi şirketlerinin elektrik ihtiyaçlarını kendi teknolojileriyle yani yenilenebilir enerjiden karşılaması en ilgilerini çeken unsurlardan biri olmuş. Bir diğer konu ise sürdürülebilirlik ve yeşil ekonomiye yönelik yatırımlar... Dağlıoğlu, "Düşündüğümüzden çok daha önemli bir noktadayız. Yeşil ekonomi avantajımız, önümüzdeki dönemde rekabet buradan gelecek. 2024'te tedarik zinciri çeşitlendirmesi, sürdürülebilirlik, dijital ekonomi ve teknoloji girişimciliği başlıklarına odaklanan 'roadshow'larımız olacak" dedi. Sürdürülebilirlik konusunda çok önemli bir markamız var. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın BM literatürüne soktuğu Sıfır Atık Projesi, Türkiye'nin önemli bir avantajı olacak. BM Sıfır Atık Danışma Kurulu Başkanı Erdoğan, bu hafta İstanbul'da kurul üyelerini topladı. Sıfır Atık Vakfı'ndan, az gelişmiş ülkelerde sıfır atık için fon kurulmasına kadar pek çok konu gündeme geldi. Emine Erdoğan, "Sıfır Atık Projesi ile 6 senede 3.5 milyar doları ekonomimize kazandırırken, yılda 1 milyonu aşkın aracın trafikten çekilmesine eşdeğer, tam 4.9 milyon ton sera gazı salımını önledik" bilgisini paylaştı. Elbette bu projenin ekonomiye etkisi sadece bu rakamlarla sınırlı değil. Hanımefendi, artık sadece küresel bir çevre lideri değil. Anlıyoruz ki düne kadar dünyayı korumaya çalışan bir iyi niyet hareketi olarak görebileceğiniz bu projeler, artık yatırımcı için bir ülkede yatırım yapmanın ana gerekçelerinden biri haline geliyor.