Gözler Türkiye'de!

"Erdoğan kazanırsa Türkiye-AB ilişkileri kötüleşir" "Almanya'nın Sesi" adını taşıyan "DW" Almanya'nın Bonn ve Berlin kentlerinden yurtdışına 30 farklı dilde radyo, televizyon ve internet üzerinden yayın yapan kuruluşun özetlenen baş harfleridir."Soğuk Savaş döneminde" doğrudan "Almanya'nın Sesi" adıyla yayın yapardı! Bir başka anlamda Almanya'nın "resmi devlet" radyosudur."Hırıstiyan Demokrat Birlik (CDU) Milletvekili" Jürgen Hardt, Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçilmesi halinde Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin de kötüleşeceğini söyledi.Almanya'da ana muhalefetteki "Hıristiyan Birlik Partileri'nden (CDUCSU)", Türkiye'de 28 Mayıs'ta yapılacak "Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimi" öncesinde bir açıklama geldi. "CDUCSU Meclis Grubu Dış Politika Sözcüsü" Jürgen Hardt, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimi kazanması halinde Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin daha da kötüleşeceğine inandığını" söyledi.Tagesspiegel gazetesine bir açıklama yapan Federal Milletvekili Hardt, "Erdoğan kazanırsa korkarım ki Türkiye'nin ekonomik ve siyasi gelişimi Avrupa Birliği'nden daha da uzaklaşacak" dedi.Hardt, Erdoğan'ın Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ayrılığı "bilinçli olarak" büyüttüğünü, "Çünkü ülkesinin günün birinde AB üyesi olması halinde ülkenin AB'nin hukuk devleti ölçütlerine bağlı olmasının kendi yararına olmayacağını" belirtti. Hardt, Erdoğan'ın "ülkesinin AB yönüne doğru gelişim göstermesine izin vermemesi halinde" bundan doğacak "ekonomik sonuçları da taşıması" gerektiğini belirtti.Türkiye'de 14 Mayıs tarihinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda Cumhur İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Erdoğan yüzde 49.5, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 44.9 oranında oy almıştı. Her iki aday yüzde 50'lik oy oranına ulaşamadığı için seçimler ikinci tura kalmıştı.ABD Dışişleri Türkiye'de "din" konusunda ayakta!ABD Dışişleri Bakanlığı'nın, 199 ülkedeki durumu incelediği "Dinsel Özgürlükler Raporu'nun" Türkiye bölümünde "2022 yılında yaşanan ihlaller!" listelendi...Rapora göre hükümet, dini azınlıkların Türkiye'de din adamı yetiştirme çabalarını kısıtlamaya 2022 yılında da devam etti. Rapor buna örnek olarak Heybeliada Ruhban Okulu'nun kapalı kalmasını gösterdi.ALEVİ HAKLARIRaporda, hükümetin geçen yılda da Aleviliği İslamın ana akımından ayrı bir mezhep olarak görmeye devam ettiği belirtildi.Hükümetin Aleviliği din olarak tanımak yerine, kültürel bir unsur olarak gördüğü ve cemevlerini de ibadethane olarak tanınmadığı kaydedildi.Raporda mayıs ayında, AKP'li belediye başkanı yönetimindeki Esenler Belediyesi'nin Abdal Alevileri tarafından kutsal sayılan Ana Meryem Türbesi'ni protestolara rağmen Emniyet güçlerinin kontrolünde yıkmasına da yer verildi. Bu olay, Türkiye'de geçen yıl yaşanan dini özgürlüklerin ihlallerine bir örnek olarak gösterildi.Raporda, geçen yıl medyada yer alan bazı haberler göz önüne alınarak Türkiye'de ibadet yerleri ve mezarlıklara saldırıların devam ettiği, Alevilerin kutsal kabul ettiği muharrem ayında Ankara'da altı Alevi kurumuna ve cemevine saldırıldığı, temmuzda Hasköy Yahudi Mezarlığı'ndaki 36 mezar taşına kimliği belirsiz kişilerce zarar verildiği anımsatılarak bu gelişmeler de "ihlaller arasında"