Galatasaray'ın ilacı Icardi

Liderlik kolay bir iş değil. Futbolcular büyük baskı altında oluyor. Bunun için de sahada istediklerini yapamıyorlar. Dün gece de İstanbulspor'un Galatasaray kalesinde gol tehlikesi yarattığı bir pozisyon hiç yok. Bunun için de sarı-kırmızılılar sezonun en çok hücum organizasyonu yaptığı maçını oynadılar. Neredeyse karşılaşmanın tamamında top rakip alandaydı. Direkten dönen toplar, kaleye çekilen şutlar, isabetsiz bir çok pas varken bunun yanında maç az kalsın tek golle bitecekti. Oyuna hakim olmasına rağmen Cim Bom, Zaniolo'nun da atılmasıyla stres altında mücadeleyi tamamladı ama normal sürenin sona erdiği anda Kerem'in Icardi'ye verdiği pas, bu büyük golcünün attığı ikinci gol takımı rahatlattı. Futbolculara kızmamak lazım, Kerem çok mücadele etti, ikinci golün pasını verdi ama buna rağmen çok da top ezdi, buna da son dört final maçının verdiği stres sebep oluyor. Mertens ise üç haftadır ağırlığını sahaya koyamıyor. Sezon içersinde çok iyi maçlar oynadı, bazı maçlarda takımını tek başına galip getirdi ama şimdi sahada o Mertens yok. Fizik gücü yetersiz kalıyor. Aynı şeyleri Oliveira için de söyleyebiliriz. O da çok top kaybıyla oynuyor ve takımına zarar veriyor. İyi ki Torreira gibi çok büyük bir profesyonel orta sahada oynuyor. Defansına yardım ediyor, orta bölgenin tamamında rakibine pres yapıyor. Bu yetmiyormuş gibi bir de hücuma çıkıyor. Harika bir futbolcu. Tabii burada Galatasaray'ın en önemli silahı Icardi... Çok özel bir topçu. Her derde deva, ilaç gibi. Topla fazla buluşamasa da, rakip ceza sahası içinde dolaşması bile yetiyor. Topla buluştuğu zaman zaten yüzde seksen gol demek. Icardi bu takımın ilacı. Keyif veriyor, güven veriyor.