Türkiye, dünyada çocuk hakları konusunda ilk çalışmalar yapan ülkelerden... Öyle ki, Türkiye Cumhuriyeti kurulur kurulmaz ilk bayram çocuklara armağan edilmiş. Dünyanın ilk ve tek çocuk bayramı olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı işte böyle doğmuş. Devamında çocuk hakları mitingleri, çocuk dergileri ve kitapları, çocuk bahçeleri, çocuk oyun alanları, çocukları esirgeme kurumları kurulmuş. Erken Cumhuriyet dönemi, yeryüzünün çocuk haklarına en saygılı olunan dönemlerindendir ve hepimiz için gurur kaynağıdır.Günümüzde ise, çocuk hakları konusunda daha da güçlü olmamız gerekirken, maalesef hâlâ çocuk hakkı ihlâlleriyle, çocuk işçiliğiyle, çocuk sömürücülüğüyle, ihmâl ve istismarıyla karşı karşıyayız. Oysa bu sorunları çoktan çözmemiz gerekirdi. İşte bu çerçevede geçtiğimiz günlerde İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde bir konferans düzenlendi. Üniversite bünyesinde 15 yıl önce kurulan Çocuk Çalışmaları Birimi (ÇOÇA) ile ilgili olan konferansta üniversitenin rektörü Prof. Dr. Ege Yazgan çarpıcı bir konuşma yaptı ve "Çocuk haklarına ve eğitim konusuna daha geniş perspektiften baktığımız zaman çocukların yetişkinlerden farklı olarak, özel bir şekilde muamele edilmesi gereken bireyler olduğunun anlaşılması oldukça geç bir zamana tekabül ediyor. Çocuk eğitiminde zorbalığın, şiddetin, baskının kalkması da bir hayli uzun zaman almış durumunda. Demokrasinin yeşerdiği, insan haklarının çok önemli olduğu toplumlarda bile sistematik olarak çocukların eğitiminde şiddetin yer aldığını çok yakın zamanlara kadar biliyoruz" dedi. Bu cümleler gerçekten önemli, çünkü çocukları korumak için daha çok çalışmamız gereken bir süreci işaret ediyor.Haberin DevamıÇOÇA Koordinatörü Gözde Durmuş ise çocuk hakları eğitimi, çocuğun iyi olma hali, çocuk katılımı, toplumsal cinsiyet eşitliği, çocuk işçiliğinin önlenmesi alanında yapılan çalışmaları ifade ederken "Ne yazık ki çoklu krizler dönemindeyiz. Çocukların ihtiyaçları değişiyor, dönüşüyor. Pandemi, iklim krizi gibi bir sürü krizin içinde çocuklar aslında en çok etkilenen ve en az sesi çıkan gruplar arasında yer alıyor. Biz hep yolculuğumuzu dalgalı bir denizde sandalla yol almak gibi tanımlarız. Deniz çok durgun değil, ancak çocuk haklarının hayata geçmesi için paydaşlarımızla birlikte yol almaya devam edeceğiz" dedi. Yani çocukların refahı için daha çok çalışmamız gerekiyor.Biz, tarihimizden feyz alarak, çocuk duyarlılığını artıran bir ülke olmalıyız ve bu konuda toplumsal çalışmaları artırmalıyız. Birçok üniversitede çocuk haklarıyla ilgili çeşitli çalışmalar yapıldığını ifade etmekte yarar var. Bu elbette ülkede çocuk duyarlılığının artması için çok önemli. Bunun topluma yayılması için en büyük görev anne babalara düşüyor. Çünkü hiçbir anne baba, kendi çocuğunun kötülüğünü istemez. Ancak çocuğu için 'iyi' veya 'kötü' olanın farkında olmayabilir. Bu sebeple tüm kurum ve kuruluşların çocuk duyarlılığı konusunda iş birliği yapması hayati önemde.Haberin DevamıKOMEDİDEN MÜZİKLİ OYUNLARA...İstanbul Komedi Festivali birbirinden komik ve eğlenceli etkinliklerle sizi bekliyor. 12 Aralık'a kadar sürecek festivalde her gün farklı bir program var. Ankara'dan Adana'ya çeşitli şehirlerimizdeki müzikaller de çocukları eğlendirecek.Tüm aileye göre'Lıkır'ın Doğum Günü' adlı oyunda çocuklar sorgulamanın ve hayal kurmanın gücünü keşfediyor. Çocuklar neleri merak eder Ebeveynler hem merak duygusunu teşvik etmeyi hem