Benim apartmanlarım var(dı)

İnsanoğlu dünyaya gelir gelmez barınaklar aradı, mağaralara, ağaç kovuklarına sığındı, haymalar, çadırlar yaptı, sonra kerpiçten ahşaptan, taştan katlı evlerSanayi devrimiyle beraber insanlar şehirlere göçünce kalabalık nüfuslara evler yetmez oldu. 19. Asrın sonunda ABD'de başlayan katlı evler Paris, Londra ve İstanbul gibi şehirlere yayıldı. Türkiye'de ise İstanbul hariç pek azdı. Çocukluğumuzda evler tek katlı ve bahçeliydi. Tek tük konaklar varsa da yaygın değildi. 1960'larla beraber çok katlı evlere geçildi. Türkiye'nin gelişmesiyle yüzde 8090 olan kırsal kesimde nüfus şehirlere göç etmeye, şehirlerde yaşamak oranı arttıkça, tek katlı ve bahçeli evlerden apartman hayatına, artan nüfusla nerede boş arazi varsa gökdelenler dikildi. Erzincan, Adapazarı ve İzmir depremleri olsa da deprem kültürü henüz gelişmemişti, tâ '99 depremine kadar... 17 Ağustos depremiyle tvlerde hemen her gün ilgili ilim insanlarının açıklamalarını gördük. Fay hatları, gaz birikimleri, yer stresleri artık hayatımıza girmişti. Açık oturumlar, paneller, depremle yaşama eğitimleri, dayanıklı evler, deprem toplanma alanları v.s artık biliniyordu. Tam bu dönemde yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla iktidara gelen AKP, beton ve yollarla yaparak göz boyamaya çalıştı. Kısmen de başarılı oldu. Ancak kendi yandaşları olan çöpsüz ve çapsız insanları müteahhitlikle Karun yaptı. Onlara kupon arazileri, üstüne krediler vererek her yeri parselledi. Geçmişte de olan her seçim döneminde gelen imar affı, normalde gecekondu ve imar alanları için vatandaşa kolaylık sağlamaktı, ancak AKP bunu rant ve kaçak yapıları görmezden gelerek uyguladı. Özellikle 2018'de getirilen imar barışı ki tam bir yıkım oldu. Bu depremle Güneydoğu'da toplam 294 bin kaçak yapının affedildiği ortaya çıktı. Muhalefet ciddi ikazlar yaptığı halde, bir torba yasayla Meclisten geçmişti. Deprem uzmanları o bölgede 7.5'tan büyük depremi önceden ikaz etmelerine ve AFAD'ın Web sitesinde aynı büyüklükte bir depremin olacağı (bu gün bile duruyor) bilindiği halde, hiç bir tedbir alınmadı. En basiti Adıyaman'da 25 sene evvel doğru dürüst apartman yokken, yıkılan binaların çoğu son yapılan binalardı. Elbette eski binalar da var. Fakat iktidar 50 yıl önce yapılan