Ömer Faruk Özaydın

Yeni Asya

28 Şubat'tan 17 Ağustos'a

17 Ağustos 1999 Marmara'yı vuran depremin ardından 24 sene geçmesine rağmen, tesirleri ve gelecek depremlerin korkusu hâlâ devam ediyor.Zilzal sûresi kıyametten haber verdiği gibi, depremleri de iktiza ve ikaz ediyor ki, insanoğlu sadece jeolojik bir sebep aramasınlar. Bediüzzaman Zilzal sûresini tefsir ederken; "Şu sûre kat'iyyen ifade ediyor ki:

Yaram sızlar...

Yaram sızlar, yaram sızlar, Ok değmiş yaram sızlar, Yaralının halından, Ne bilsin yarasızlar. Halk müziğinde kaynak kişi Urfa'lı Mukim Tahir'e ait olan bu beyit, toplumsal bir yarayı, çekilen acılara karşı gamsızlığı dile getiriyor. Yine bu minvalde başka bir veciz ifade de atalarımızdan; "Eldeki yara duvardaki delik." Halbuki "diğergamlık" hem b

Suudiler çıldırdı

Bir asırdan fazladır dünyayı kendine çeken futbol, amatör bir spor iken; bilet fiyatları, reklam ve yayın gelirleri, sponsoru, transferiyle sektörel hâle geldi.Futbol; savaşlar, felâketlere rağmen bütün dünyayı tesiri altına alırken İslâm Âlemi de bundan payını aldı. Türkiye, Mısır, Cezayir, Fas, Tunus futbol arenasında boy göstermeye, futbolcu alı

Yalan iktidarı

İktidarını yalan dolanla ayakta tutan, sağdansoldan muhalif kesimleri terörle iltisaklı gösterip milletin önüne atan, faizdi, nas'dı TÜİK'Tİ her şeyi kullanan AKP, icraatlarını yalanlarla besleyip milleti kandırmaya devam ediyor."Ben ekonomistim, faiz sebep enflasyon sonuçtur, Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceği

15 Temmuz soruları

Madem sormak hakikati rendeçler, madem merak ilmin hocasıdır ve madem gazetecilik araştırmayı gerektirir ki okuyucularına projektör tutsun.Biz de bu bağlamda sorularla doğrulara müşteriyiz, ne kimseyi suçlamak ve ne de kimseyi aklamak derdinde değiliz. Derdimiz hak hukuk ve adalettir. 15 Temmuz öncesi, vukuu ve sonrasıyla tam bir paradoks barındırı

15 Temmuz başarılı olmadı mı

Darbe (ihtilal); silahlı gücü elinde bulunduran, emir komuta zinciriyle karşı gelinmeyecek bir disiplin içerisinde, memleketin her yerine hâkim olan inzibatla yapılır.Darbeleri yapan ve yaptıranların gayesi; demokrasiyi rafa kaldırmak, idareye el koyup milletin taleplerinin aksine kendi nevzuhur fikirlerini hayata geçirmek, süngüyle toplumu hizaya

Yine Kur'an, yine İsveç, yine NATO

ATO'nun büyüyüp genişlemesi ve sınırlarına kadar gelmesi Rusya'yı derinden etkiliyor, bu sebeple; savaş da dahil hamleler ve satranç oyunları Türkiye'nin kararında rol oynuyor.Oligark bir yapıya sahip olan Rusya, AB ve NATO gibi paktlara girmeye niyetlenen komşularına göz dağı ve tehditler savururken, bu sebeple Ukrayna'yı da işgal etmişti. Bu işga

M. Yanardağ üzerinden gözdağı

Başkanlık sisteminin git-gide otokrat rejime evrilmesiyle gücün sınırsızlığı "ben yaptım oldu" keyfiliğine götürürken hızla demokrasiden uzaklaştırıyor.Sistemin iyice dal-budak salması için önce ana medyayı kendine bağlarken, İletişim Başkanlığı'nca da tek elden hazırlanan dayatma haberlerle rejim inşa ediliyor. Bu sistemin ters orantılı bir başka

Mülteciler politikasında ifrattefrit

Türkiye seçime giderken mülteciler politikası siyaset malzemesi olmasın demiştik, ancak iktidar da muhalefet de ifrat tefrit uçlarında balans ayarı yapamadılar.İktidar her şeyi artı eksi kendi hanesine yazdırmak isterken, muhalefet de gelen baskılar üzerinden "go home" diyerek arkasını önünü hesaplamadan siyaset yaptı. Tabii bunda mülteciler konusu

Sandıklardan milliyet-çilik çıktı

Türkiye Cumhuriyeti kurulurken inkılaplarda her ne kadar halkçılık varsa da rejimi devletçilik ve milliyetçilik esaslarına göre tesis ettiler.Yine "köylü milletin efendisidir" prensibi va'z edilmişse de "çarıklı, Kürt" diye horlanmış, dipçik ve süngülerle hizaya getirilmek istenmişti. Düzene itiraz edenlerin isyanlar bahane edilerek köyleri yakılıp